|
ABD HUKUKUNDA MENKUL MALLARIN
SATILMASI VE KİRALANMASI (SALES AND LEASES OF PERSONAL PROPERTY) GİRİŞTicari
hayatta satım sözleşmeleri son derece önem arz eden bir konudur. Uluslar arası
ticaret temelde sözleşmelere, özellikle de satım sözleşmesine dayanmaktadır.
Taraflar kendi iç hukuk düzenlemelerini bir tarafa bırakıp, şartlarını
kendilerinin belirledikleri satım sözleşmesi uyarınca, uluslar arası ticareti
yürütmektedirler. İletişim
alanında gerçekleştirilen son teknolojik yeniliklerle beraber, sınırların ve
mesafelerin bir önemi kalmadı. Artık bilgisayar ve internet sayesinde,
satıcıların web sayfalarını dolaşıyor, istediğimiz niteliklere ve fiyata
uygun mal yada hizmeti anında satın alabiliyoruz. Önümüzdeki 5-10 yıl
içerisinde 200 trilyon doları aşan dünya ticaret hacminin büyük kısmının,
internet üzerinden gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Uluslar arası
ticarette söz sahibi olan ABD, kendi etkinliği artırmak ve üçüncü dünya ülkelerine
daha çok mal ve hizmet satabilmek amacıyla, tek dil(ingilizce), tek para
birimi(dolar) ve tek hukuk(ABD hukuku) mücadelesini devam ettirmektedir.
Günümüzde uluslar arası ticaretin dili
ingilizce, para birimi dolar, hukuku da ABD hukuku olmuştur. Bu
açıdan ABD hukukunda ticari satıma ilişkin kavramların ve kuralların
bilinmesi gelişmekte olan ülkemiz yatırımcıları ve tüketicileri açısından son
derece önemlidir. Hazırlamış olduğum çalışma, ticari satım sözleşmelerine
ilişkin temel kavram ve kuralları açıklamaya ilişkindir. I. Satımların Şekli(Nature and Forms of Sales) Malların
satımları(sales of goods) denince akla, menkul malların satımı gelir[1].
Masadan televizyona, disketten bilgisayara kadar satım işlemine konu olan her
şey, “the Uniform Commercial Code”(Ticaret Kanunu) adı verilen
düzenlemenin, 2. maddesine göre yürütülür. Bu düzenlemenin kaynağı, tacir
hukukundan doğan sözleşme hukukudur. Bir başka deyişle, hukukun en geniş alanlarından biri olan ve
“business law”[2](ticaret
hukuku) adı verilen bölümde en çok uygulama alanı bulan düzenlemedirA. Genel
Olarak Malların
satımı(a sale of goods), bir bedel karşılığında mülkiyetin devredilmesidir.
Bu bedel, bir paranın ödenmesi(a payment of money), diğer bir mal ile
değiştirilmesi(an exchange of other property) yada bir hizmetin yerine
getirilmesi(the performance of services) şeklinde olabilir. Bu satım
ilişkisinde, malın asıl sahibi ve malı devralan kişi olmak üzere iki kişi
bulunmaktadır. “The transferor”[3]
olarak adlandırılan taraf malın satıcısıdır(seller[4]
yada vendor[5]). “The
tranferee”[6] olarak adlandırılan
taraf ise, malın alıcısıdır(buyer[7]
yada vendee[8]). a. Satımın Konusu(Subject Matter of Sales) “The
Uniform Commercial Code”(Ticaret Kanunu) düzenlemesinin 2. maddesinde
düzenlenen satımlara konu olan malların, maddi menkul mallar olması gerekir[9].
Bir başka deyişle, bu düzenleme içine, (1) hisse ve tahvil gibi menkul
kıymetler(investment securities)[10],
(2) dava yolu ile elde edilen talep hakkı(chose ın action)[11],
(3) ev, fabrika, çiftlik gibi gayri menkuller
bu kapsam içerisine girmezler. Otomobil ve sandalye gibi malların
satımı bu düzenleme kapsamına girmekle beraber, petrol, gaz, süt, buğday gibi
maddeler de bu düzenleme kapsamına girmektedir. Hali
hazırda üretilmiş mal ve ürünler satıcının kontrolü altında ise, bu tür
mallara “existing goods”(mevcut mallar) adı verilir. Bunların
dışında henüz üretilmemiş mallar ise, “future goods”(gelecek
mallar) adını almaktadır. b. Satımın Diğer İşlemlerden Ayrılması(Sale
Distinguished from Other Transactions) Satım
diğer benzer devir işlemlerinden farklıdır. Benzer işlemlerden
vedia(bailment) işleminde, mülkiyet hakkı vedia verilene teslim ile geçmediği
için, satımdan farklıdır. Diğer bir benzer işlem olan bağış(gift) işleminde,
mülkiyetin devri, bir bedel karşılığı olmaksızın gerçekleştiği için, bağıştan
ayrılmaktadır. Herhangi bir hizmet için yapılan sözleşmeler de(contract for
services), satım işleminden farklıdır. Örneğin bir evin boyanmasının
taraflarca kararlaştırılması gibi. Eğer işlem hem bir hizmetin yerine
getirilmesini gerektiriyorsa ve bu hizmet de bir malın satın alınması ile
gerçekleşebiliyorsa(contract for goods and services), bu halde işin hizmet
yönünün mü? Yoksa satım yönünün mü? ağır bastığına bakmak gerekir[12].
Eğer satım yönü ağır basmıyorsa, bu işlemler, satımdan farklı olduğu için,
ticaret kanunu(UCC) 2. madde içerisinde mütalaa edilemeyecektir. c.
Satım Sözleşmesinin Şekli(Formation of Sales Contracts) satım
sözleşmelerinin ne şekilde yapılacağına ilişkin olarak, Ticaret Kanunu(UCC)
2. madde ağır ve katı bir şekil düzenlemesi öngörmemiştir. Bu husus
tarafların kararlaştırabilecekleri bir konudur[13].
Satım sözleşmesinin geçerli olabilmesi için, tarafların anlaşma niyeti kesin
olarak ortaya çıkmalıdır. Niyet tarafların iradelerinden anlaşılacaktır.
Niyet kendini özellikle, konu ve
nitelik olarak ortaya konmalıdır. Örneğin, “benim beyaz ford taunus
otomobilimin satımı” ibareleri, niyet için yeterlidir. Ancak
“bazı ford taunus arabaların satımı” ibaresi daha genel ve
belirsiz bir ifadedir. Bu halde nitelik ve konuyu daha net olarak belirlemek
gerekli olacaktır. Diğer şartları, Ticaret Kanunu(UUC) madde 2 altında
taraflar serbestçe kararlaştırabileceklerdir. Bu madde, fiyat, teslim, ifa
zamanını, ödemeyi, satıma ilişkin olarak tarafların belirleyecekleri diğer
hususları içermektedir[14]. Ticaret
Kanunu(UCC) 2. madde, mallarla ilişkili tüm işlemlere konu olur. Bir başka
deyişe, hem tacirlere(merchant)[15]
hem de tacir olmayan(nonmerchant)[16]
müşterilere uygulanır[17].
Bazı hallerde sadece tacirlere uygulanacak belli hükümler de bulunmaktadır.
Bu kurallar genellikle, farklı standart ve ilkeler içermektedir. Bu uygulama
farklılığı, tacir olmanın hüküm ve sonuçlarından kaynaklanmaktadır. Ticaret
Kanunu(UCC) 2. maddeye göre, teklif(the offer) satım sözleşmesinin oluşması
için ilk adımdır. Tacir tarafından yapılacak tekliflerin(the firm offer)[18]
belli kurallara uyulmak suretiyle yapılmasını öngörmüştür. Buna göre, tacir
tarafından yapılacak tekliflerde; (1) açık satım sözleşme yapma niyeti, (2)
teklifin yazılı olması, (3) tacir tarafından imzalanması gereklidir. Tacir
tarafından yapılacak teklifin geri alınması(irrevocability), üç aylık süreyi
aşamaz. Eğer taraflar teklif süresi hakkında bir şey kararlaştırmamışlarsa,
geri alınma işlemi makul bir zaman içerisinde gerçekleşebilir. Ticaret
Kanuna(UCC) 2. maddeye göre, kabul, icaba nazaran daha esnek olarak
yapılabilir. Bu maddeye göre, teklifin kabulü makul şartlar altında herhangi
bir şekilde yapılabilir[19].
Eğer teklif, kabulün belirli bir tarzda(a specific manner) ve belirli bir
vasıta(a specific medium) ile yapılmasını gerekli kılıyorsa, o takdirde
belirtilen şekilde yapılmalıdır. Kabul
işleminin ne zaman hüküm ve sonuç doğuracağı, “the mailbox rule”[20](postalama
kuralı) gereğince belirlenir. Buna göre, kabul haberi karşı tarafa
gönderildiğinde hüküm ve sonuçlarını doğuracaktır. Bir başka deyişle, kabulcü
bunu karşı tarafa postaladığı yada gönderdiği anda hüküm ve sonuçlarını
doğuracaktır. B.
Sözleşme Şartlar(Terms in the Formed Contract) Ticaret
Kanunu(UCC) 2. madde uyarınca, oluşturulan sözleşmede bulunması gerekli olan
şartlar şunlardır; a.
Fiyat(price) Eğer
satıma konu olan malın fiyatı açık olarak kararlaştırılmamışsa, bu husus
taraflarca açık bırakılmış, daha sonraki bir zamanda tespit edilecek
demektir. Bu hususlar tamamen tarafların sözleşmede kullanacakları
ifadelerden anlaşılacaktır. Eğer taraflar fiyatı iler de belirleyeceklerine
ilişkin olarak, sözleşmeye hiçbir hüküm koymamışlarsa, bu halde fiyat
hususunda sözleşmede açık bir referans bulunmadığı sonucu ortaya çıkar.
Taraflar bu halde, malın teslimi tarihinde, “market price”[21](rayiç
bedel) üzerinden anlaşmaya vardıkları sonucu ortaya çıkar. Bu hususa ilişkin
olarak son yıllarda ortaya atılan diğer bir tespit usulü de, “cost plus
formula”(maliyet ilaveli formül)dür. Buna göre taraflar aralarındaki
sözleşmede, fiyatın nasıl belirleneceğine ilişkin bir düzenleme
öngörmemişlerse, bu halde malın maliyet fiyatına ilave bir fiyat eklemek
suretiyle, malın fiyatı belirlenecektir. Ticaret
Kanunu(UCC), sözleşme ile taraflardan
birine fiyat belirleme yetkisinin verilebileceğini öngörmüştür. Böyle bir
durumda, sözleşme ile kendisine fiyat belirleme yetkisi verilen taraf, iyi
niyetli(in good faith)[22]
hareket ederek, fiyatı belirleyebilecektir[23]. b.
Belirsiz Süre Şartı Satım sözleşmesi
süreklilik arz eden bir sözleşme ise, örneğin belli miktar kömürün belirli
aralıklarla teslimi gibi, bu gibi hallerde sözleşmenin sona ereceği tarihte
belirtilmemişse, bu tür sözleşmeler “ındefinite duration term”
adını alır. Bu tür sözleşmeler, taraflardan birisinin karşı tarafa bildirmesi
koşuluyla, her zaman sona erdirilebilir. c.
Şartlarda Değişiklik Taraflar
karşılıklı anlaşma yapmak suretiyle, sözleşme şartlarını her zaman değiştirme
imkanına sahiptirler[24].
Bu değişiklik, sözleşme içerisine dahil olan tüm hususları içerir. Ticaret
Kanununda bu hususlar “changes in terms” yada “modification
of contract” olarak ifade edilmektedir. d.
Sözleşme Şartlarının Yorumlanması Taraf
arasında sözleşme ile belirlenen hususlardan dolayı taraflar arasında uyuşmazlık
çıkıyorsa, bu şartların yorumlanması ve uyuşmazlığın giderilmesi gereklidir.
Sözleşme şartlarının yorumlanması, “course of dealing” ve
“usage of trade” adı verilen prensiplerin uygulanması yoluyla
gerçekleşmektedir. “Course of dealing”[25],
sözleşmede tarafların kararlaştırmış oldukları benzer önceki şartlardan, açık ve anlaşılır olanlardan
hareket edilerek, anlaşılmayan veya yorumlanması gereken hususların açıklığa
kavuşturulmaya çalışılmasıdır. Burada tarafların bu sözleşmeyi yapmakla neye
niyetlendikleri bulunmaya çalışılır. Örneğin taraflar önceki anlaşmalarında
hep ayın 30 unda malın teslimini yapacaklarını kararlaştırmışlarsa, ödemenin
de ayın 30 da yapılacağı sonucuna varılabilir. “Usage of trade”[26](ticari
teamüller) mahkemeler tarafında kabul edilen ve sözleşme şartlarının
yorumlanmasında müracaat edilen diğer bir düzenlemedir. 2.
Satım Sözleşmeleri Satım
sözleşmeleri sözlü veya yazılı olarak yapılabilir. Ticaret kanununda belli türdeki
sözleşmelerin yazılı olarak yapılması gerektiği belirtilmiştir. Mahkemeler bu
hususu her zaman nazari dikkate alırlar. A.
Miktar(Amount) Satım
sözleşmelerinin konusu 500 $ yada daha fazla miktarı içeriyorsa, satım
sözleşmesinin yazılı olarak yapılması gereklidir[27].
Bu husus mahkemede ileri sürülmesi açısından önemlidir. Bu husus, “the
statute of frauds” olarak adlandırılmaktadır. B.
Yazılılığın Gerekliliği Sözleşmenin
yazılı olarak yapılması, yazılı sözleşmenin her iki tarafça imzalanması ile
tamamlanır. Satım sözleşmesinin yazılı olarak yapılması halinde, metnin (1)
sözleşmenin satım için yapıldığını göstermesi[28],
(2) malın niteliklerini belirtmesi, gereklidir. Taraflar yazılı metin haline
getirdikleri sözleşmeyi kendileri veya yetkili kıldıkları temsilcileri
vasıtasıyla imzalamaları gereklidir[29]. Sözleşmelerin
bazı hallerde, yazılı yapılması zorunlu değildir. Alıcı için yapılmış bir mal
söz konusu olduğunda(specially manufactured goods), sözleşmenin yazılı olarak
yapılması gerekmez. Bu gibi hallerde, üretici malın fiyatı 500 $ geçmesine
rağmen, sözleşmenin sözlü olarak yapılmasını isteyebilir[30].
Yine malların satıcı tarafından teslim edildiğin, alıcı tarfından malın
teslim alındığını ve kabul edildiğini gösteren(receipt and acceptance), sözlü
olarak yapılan satım sözleşmeleri de 500$ geçmiş olsa bile yazılı olarak
yapılmayabilir[31]. Eğer bir sözlü
sözleşme için, ödeme tam olarak yapılmışsa, bu halde de tarafların yazılı
sözleşme yapma zorunlulukları bulunmamaktadır. Ticaret
Kanununa(UCC) ilaveten diğer düzenlemeler de, satım sözleşmesinin yazılı
olarak yapılmasını öngörebilir. Örneğin eyalet tüketiciyi koruma
düzenlemeleri, genellikle tüketiciye aldığı mala ilişkin olarak yapmış olduğu
sözleşmeyle ilgili, satıcı tarafından bir nüsha verilmişse, bunu çok detaylı
olması gerektiğini içermektedir. Taraflar
da her halükarda, satım sözleşmesinin yazılı olması gerektiği yönünde kanuni
bir düzenleme olmamasına rağmen, ispat açısından(evidence or proof of the
sale) hüküm ve sonuç doğurmak üzere, sözleşmenin yazılı yapılmasını
isteyebilirler. Genellikle ticari gelenekler de buna, “bill of
sale”[32](menkul satımına ilişkin
yazılı anlaşma) adı verilir. Ancak bu bir sözleşme değildir. Sadece taraflar
arasında satıma konu olan malın teslim edildiğine ve teslim alındığına ilişkin
olarak, alıcı ve satıcı tarafından imzalanan bir tutanaktır. Sadece taraflar
arasında uyuşmazlık çıktığında, ispata yarayan bir delil vasıtasıdır. C.
Uluslar Arası Satım Sözleşmeleri(International Sales) “The
United Nations Convention on Contracts for the International Sale of
Goods(CISG)” adı verilen uluslar arası anlaşmayı imzalayan devletler
ile ABD arasında söz konusu olacak satım sözleşmelerine, bu anlaşma hükümleri
uygulanır[33]. Bu anlaşma hükümleri
ve diğer uluslar arası satım sözleşmeleri, Ticaret Kanunu(UCC) 2. madde
hükmünden esinlenerek hazırlanmıştır. Eğer alıcı ve satıcı farklı ülkelerde
iş yerlerine sahipseler ve bağlı oldukları devlet bu anlaşmayı
imzalamışlarsa, tarafların yapmış
oldukları satım sözleşmesine bu
anlaşma otomatik olarak uygulanacaktır. Ancak elbette taraflar isterlerse,
yapmış oldukları bu satım sözleşmesine, CISG hükümlerinin uygulanmayacağını
kararlaştırabilirler. a.
Anlaşmanın Alanı(Scope of the CISG) CISG
adı verilen uluslar arası anlaşmayı imzalayan ülkelerin aralarında söz konusu
olan, tüm sözleşmelere bu anlaşma hükümleri uygulanmaz. CISG hükümleri,
kişisel, ailevi yada ev halkının kullandığı malların alımında uygulanmaz.
Daha ziyade bu anlaşmada satım sözleşmelerinin yapılması ve yürütülmesi,
alıcı ve satıcının bu sözleşmeden doğabilecek hak ve yükümlülüklerini
belirlemek üzere konulmuş hükümler vardır. Bir başka deyişle, bu anlaşma
taraflar arasında çıkabilecek genel sorunların çözümüne ilişkin hükümler
ihtiva eder. b.
Gayri Kabil Teklifler(Irrevocable Offers) CISG
hükümleri altında bir teklif, eğer taraflar arasında geri alınabileceğine
ilişkin bir düzenleme varsa, her zaman tekliften dönülebilir. Böyle bir geri
alınma işlemi, yazılı olarak yapılmamış olsa bile geçerlidir. Bu düzenleme
Ticaret Kanunu(UCC) hükümlerinden farklıdır. Ticaret Kanunu(UCC) hükümlerine
göre, tacir firmanın tekliflerinden, ancak yazılı olarak dönülebilir. c.
Statute of Frauds “Statute
of frauds”, [34]ABD
de tüm eyaletlerce kabul edilmiş bir prensip olup, buna göre, yazılı
metinler, borçlu veya onun yetkili temsilcisi tarafından imza edilmedikçe,
sözleşmelere dayanarak açılan davalar, mahkemelerce dinlenmez. D.
Malların Kiralanması(Leases of Goods) Menkul
malların ne şekilde kiralanabileceğini(leases of goods)[35]
düzenleyen hükümler, Ticaret Kanunu(UCC) 2A. maddede bulunmaktadır. 2A. madde
hükmü menkul malların kiralanması, yapılış şekli ve ilgili diğer işlemleri
içerir. Ticaret Kanunun(UCC) 2. maddesi hükmü tarz ve biçim olarak
değiştirilerek, kiralama işlemine ilişkin olarak uyarlanmıştır[36].
Uygulamada dayanıklı mallar olarak bilinen, bilgisayar, bot, planör, kamyon
ekipmanların kiralanması bu hükümler çerçevesinde yürütülmektedir.
Kira(lease)[37], bir malın belirli bir
süre kullanılmak üzere, zilyetliğin bir başkasına devredilmesidir. a.
Kira Türleri(Types of Leases) Ticaret
Kanunu(UCC) 2A maddesi, tüketici kiraları(consumer leases)[38],
ticari kiraları(commercial leases)[39],
finansal kiraları(finance leases)[40],
finansal olmayan kiralar(nonfinance leases) ve alt kiraları(subleases)[41]
düzenlemiştir. aa.
Tüketici Kiraları(Consumer Leases) Tüketici
kiraları(consumer leases), belli tür
malları satma yada kiraya verme işleriyle uğraşan kiralayan tacir(merchant
lessor) tarafından yapılır. Tüketici
kiralama işlemleri, tacir olmayan kişilerce de kendilerine ait malın kişisel,
ailevi, yada ev halkının(household) kullanımı için yapılabilir. Tüketici
kiralarında toplam kiralama ödemeleri(total rental payment), 25 000$ aşamaz[42]. bb.
Ticari Kiralar(Commercial Leases) Eğer
bir kira işlemi, tüketici kira işlemi dışında mütalaa ediliyorsa bu halde
“nonconsumer”(tüketici olmayan) yada “commercial
leases”(ticari kiralar) adı verilmektedir. cc.
Finansal Kiralar(Finance Leases) Finansal
kiralarda(finance lease), işlemin üç tarafı bulunmaktadır. Bunlar;
kiralayan(lessor), kiracı(lessee) ve firmadır(supplier). Mallar için firmaya
doğrudan gitmek yerine, müşteri bir finans kuruluşuna gider ve nereden ne tür
malı almak istediğini söyler. Finans kuruluşu ilgili yerle bağlantıya girip,
malı kiralama yada alt kiralama yapmak suretiyle tedarik eder. Daha sonra
malı müşteriye teslim eder[43]. Bir başka deyişle, finansal kuruluş
kiralayan(lessor), müşteri kiracı(lessee), firma(supplier). b.
Kira Sözleşmesinin Şekli(Form of Lease Contract) Eğer
kira miktarı toplam 1000$ veya daha fazla ise, kira sözleşmesi yazılı olarak
yapılmak zorundadır. Yazılı sözleşmede kira konusu, kira bedeli ve diğer kira
şartları gösterilmeli ve taraflarca imzalanmalıdır[44]. c.
Teminatlar(Warraties) Madde
2A hükmü, kiralayanın(lessor), finansal kiralar hariç, satım sözleşmelerinde
satıcı tarafından karşılanan olağan her türlü teminatları, karşılaması
gerekir. Finansal kiralama durumunda, kiralayan(finans kuruluşu),
kiracıya(müşteriye) herhangi bir teminat vererek, sorumluluğunu sağlayacak
teminatlar veremez[45].
d. Ticari Finans Kiraları(Commercial Finance
Leases) Ticari
finans kiraları(commercial finance leases), üç taraflı tüketici olmayan
finansal bir kiralama işlemidir. Genellikle sözleşme hukuku altında, kiracı(lessee) ve kiralayanın(lessor)
yükümlülükleri karşılıklı olarak birbirine bağlıdır. Buna karşılık ticari
finans kiracısının malları kabul etmesi, kiraya verene taahhütte bulunması
hallerinde, kiracı bu işlemlerinden geri dönemez ve bu yükümlülüğü, kiraya
verenin yükümlülüğünden ayrı ve bağımsızdır. Kiracı, kira sözleşmesinden
doğan yükümlülüğünü, kiraya verenin yükümlülüğünden ayrı ve bağımsız olarak
yerine getirmesi, “hell or high water clause”[46]
olarak adlandırılmaktadır. Bu uygulama, tüketici kiralama(consumer leases)
işlemlerinde uygulanmaz[47]. e.
Kusur(Default) Madde 2A hükmü ve kira anlaşmaları, kiracının yada kiraya verenin kusurlu(default)[48] olup olmadığını tespit eder. Eğer kira sözleşmesi altında kiracı veya kiraya verenden ikisinden biri kusurlu ise, bu duruma dayanan taraf mahkeme yolu ile veya sözleşmede bu hususa ilişkin bir düzenleme varsa ona göre, karşı tarafı sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmeye zorlayabilir. Bu halde kiracı ve kiraya veren, satım sözleşmesinin satıcıya vermiş olduğu benzer hak ve yetkilere sahiptirler[49]. Eğer kiracı kusurlu ise, kiraya veren uğramış olduğu zararları, gelecek kira bedellerini talep etme hakkına sahiptir[50]. |
[1] . RONALD, A., Uniform Commercial Code, 1981, s.3 .,BOYER, R.E., The Law of Property, 1991, s.4.; BROWN, R.A., The Law of Personal Property, 1955, s.13.;CRİBBETT, J.E., Principles of The Law of Property, 1975, s.11.;CUNNİNGHAM, R.A., The Law of Property, 1993.
[2]. BRAYN 192.
[3]. BRAYN 1504.
[4]. BRAYN 1365.
[5]. BRAYN 1552.
[6]. BRAYN 1504.
[7]. BRAYN 193.
[8]. BRAYN 1552.
[9]. UCC & 2-105(1)-(2).
[10]. BRAYN 832.
[11]. BRAYN 234.
[12]. Central Dist. Alarm, Inc. v Hal-Tuc, Inc. (Mo App) 886 SW2d 210 (1994).
[13]. Synergistic Technologies, Inc. v IDB Mobile Communications, Inc., 871 Supp 24 (DDC 1994).
[14]. UUC && 2-305(ücret), 2-307(teslim), 2-311(ifa), 2-310(ödeme).
[15]. BRAYN 1001.
[16]. BRAYN 1001.
[17]. Tacir(merchant) UCC & 2- 104(1) da tanımlanmıştır.
[18]. UCC & 2-205.
[19]. UCC & 2-206(1).
[20]. BRAYN 964.
[21]. BRAYN 985.
[22]. BRAYN 701.
[23]. UCC && 1-201(1)(a), 2-103(1)(b); Updown Heights Associates Ltd.. Partnership v Seafirst Corp. (Or) 891 P2d 639 (1995).
[24]. UCC & 2-209(1).
[25]. BRAYN 356.
[26]. BRAYN 1539.
[27]. UCC & 2-201.
[28]. Nebraska Builders Products co. v Industrial Erectors, Inc. (Neb) 478 NW2d 257 (1992).
[29]. UCC & 1-201(39).
[30]. Adams v Petrade International, Inc.(Tex App) 754 SW2d 696 (1988).
[31]. Allied Grape Growers v Bronco Wine Co. (Ct App) 249 Cal Rptr 872 (1988).
[32]. BRAYN 161.
[33]. 52 Fed Reg 6262(1987).
[34]. BRAYN 1422.
[35]. BRAYN 899.
[36]. Bazı eyaletler Ticaret Kanunu 2A maddesini özellikle tüketici kira işlemlerinde, daha sınırlı olarak uygulama yoluna gitmektedirler. Alabama, Alaska, Arizona gibi.
[37]. UCC & 2A-103(1)(J).
[38]. BRAYN 898.
[39]. BRAYN 898.
[40]. BRAYN 898.
[41]. BRAYN 899.
[42]. UCC & 2A-103(1)(e).
[43]. UCC & 2A-103(1)(g).
[44]. UCC & 2A-201(b).
[45]. UCC & 2A-209.
[46]. BRAYN 729.
[47]. UCC & 2A-407.
[48]. BRAYN 428.
[49]. UCC & 2A-501, 2A-503.
[50]. UCC & 2A-529.