YIL: 9

SAYI: 109

OCAK 2007

 

 

önceki

yazdır

 

 

 Yrd.Doç.Dr. Kadir KÖKOCAK

 Yrd.Doç.İbrahim ARSLAN

 

  

TÜRKİYE’DE YABANCI SERMAYENİN SERMAYE BİRİKİMİNE KATKISI:1980-2005


ÖZET

Çalışmada, yabancı sermaye yatırımlarının sermaye birikimi üzerine etkileri incelenmiştir. Bu etkinin değerlendirilebilmesi için, yabancı sermaye yatırımlarının ve sermaye birikimi, teorik olarak ve tarihsel gelişim açısından ele alınmıştır. Çalışmada Türkiye ekonomisinde 1980-2005 dönemi arasında yabancı sermaye yatırımları ile sermaye birikimi arasındaki ilişkiler birim kök analizi, regresyon analizi ve VAR modeli kullanılarak ekonometrik açıdan analiz edilmesidir.

Anahtar Kelimeler: Yabancı sermaye yatırımları, Sermaye Birikimi, Türkiye Ekonomisi, VAR analizi

ABSTRACT

Study aims at exploring the effects of foreign capital investments on the capital accumulation. In order to capture this effect foreign capital investments and terms of the capital accumulation are analyzed both theoretically and within the context of their historical development.In this study investigates the casual relatıons between foreign capital investments and the capital accumulation for the economy of turkey  by using Unıt root test . Regression analysis and a vector Autoregression (VAR)  model over the period  of 1980-2005.

Keywords: foreign capital investments, the capital accumulation, Turkey economy, VAR analysis

 

GİRİŞ

Gelişmekte olan ülkeler serbestleştirme programlarını uygulamaya geçilerek globalleşeme süreci içerisinde yer almak için büyük bir çaba sarf etmektedirler.  Serbestleştirme ve istikrar politikalarıyla hedefledikleri ekonomilerini dünya ekonomileriyle entegre etmektir. Bunun için yabacı sermaye, ülkelerin ekonomik olarak ve doğal sonucu siyasal olarak ayakta kalabilmelerinin temel taşlarından birini oluşturmaktadır. Günümüzde yatırım yapacak güçte olanlar çok azalmıştır. Yatırımlar daha çok rekabet seviyesinde daha güçlü konuma gelmenin altyapısının iyileştirilmesinde ön plana çıkmaktadır. Yabancı yatırımların en önemli unsuru sermaye girişi, teknoloji transferi sağlaması ve istihdam yaratmasının yanında ülke yatırımına getirdiği katkı olarak ortaya çıkmaktadır. Dünya’da uluslararası kapitalist sistemin doğal olarak kar amaçlı bu ekonomik ürünlerin üretimi için yatırımın sağlanması ve etkin satımı için dış pazarların azami verim çerçevesinde belirlenmesi gerekmektedir. Dünya’daki genel eğilimlerin bu doğrultuda olduğu da görülmektedir. Türkiye’nin yaklaşık yarım asırlık dönemde izlemiş olduğu gelişme stratejileri ele alındığında, uygulanan araçlar farklı olmakla birlikte, iktisat politikalarının temel amaçlarından birini sermaye birikiminin hızlandırılmasının oluşturduğu görülmektedir. Türkiye’deki uluslararası sermaye hareketliliği 1980 sonrasında, giderek yükselen bir artış göstermiştir. Sermaye hareketlerindeki canlanma özellikle, 1989 yılından sonra finansal serbestlik ile iyice göze çarpmaktadır. Sermaye akımlarının bu tarihten sonra tam anlamıyla liberalleşmesi ile başlangıçta oluşan sermaye girişleri Türk ekonomisinin içsel dinamiklerinin neden olduğu sorunları çözümüne önemli katkılar sağlamıştır.(Alper/Öniş:2001)

 

2. TEORİ VE LİTERATÜR

1980 sonrasında uygulanan liberal politikalar yabancı sermaye girişlerini de büyük ölçüde özendirici mahiyette olmuştur. Yabancı Sermaye Yasasında yapılan iyileştirmeler, bürokrasinin azaltılması, gümrüklerin indirilmesi, kambiyo rejiminin serbestleştirilmesi, çeşitli ülkelerle yatırımların karşılıklı teşviki ve korunması anlaşmalarının yapılması, özelleştirmelerin yabancılara da yapılması yabancı sermaye girişi üzerinde teşvik edici olmuştur. Bu adımlar sonucu dış ticaret hacminde önemli artışlar kendisini sermaye hareketlerinde de göstermiştir (Erdilek, 1988.1-11). Türkiye’de yapılan doğrudan yabancı sermaye yatırım miktarını artırmak için öncelikle siyasal ve sosyal istikrarın sağlanmasına, enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesine, kamu kesimi reformunun yapılmasına, KİT’lerin özelleştirmesine, bütçe açıklarının azaltılarak kamu borçlanma gereğinin azaltılmasına, devletin küçültülerek etkin hale getirilmesine gerek vardır (Arıkan, 2000: 138). Küreselleşme akımlarının hız kazanmaya başladığı 1990’lardan sonra, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının (FDI), yatırımın yapıldığı ülke ekonomilerinde ortaya çıkaracağı bir takım etkiler üzerine yoğun tartışmalar yaşanmıştır.

Yabancı sermaye yatırımları ile sermaye birikimi arasındaki ilişki konusunda değişik çalışmalar yapılmıştır. Bunlar (Hymer, 1960; Dunning, 1971; Caves, 1971; Kindleberger, 1971). (Kindleberger, 1971:177). Yabancı sermaye yatırımları az gelişmiş ülkeler için öncelikle yatırımlarını finanse edebileceği bir dış kaynaktır. Yabancı sermaye yatırımlarının sermaye birikimini hızlandırması kaynak dağılımı etkinliğidir. yabancı sermaye yatırımlarının üretimi arttırması ise üretim etkinliğidir. Yang (2002) ise karşılaştırmalı analizde yabancı sermaye yatırımlarının örneğe dahil bütün ülkelerin sermaye oluşumunu olumlu etkilediğini bulurken, finansal sermaye hareketlerinin sermaye birikimi üzerinde net bir etkisinin olmadığı sonucuna ulaşmıştır.(Kula :2003.145).

Türkiye’ye gelen yabancı sermaye hareketlerinin etkileri konusunda önemli bir literatür oluşmuştur.  Erdal, Tatoğlu(2002) yaptıkları çalışmalarında 1980–1998 dönemini baz almışlar ve bu dönemde Türkiye’ye gelen doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile makro ekonomik değişken arasında uzun dönemli bir ilişkinin var olup olmadığını ortaya koymaya çalışmışlardır.Günçavdı ve Küçükçiftçi(2001), Kula(2003), Türkiye ekonomisinde uygulanan finansal liberalleşme politikalarının finansal kesim ile reel kesim arasındaki ilişkiyi zayıflattığı sonucuna ulaşmışlardır. Sancak (2002), Türkiye’de uygulanan finansal liberalleşme politikaları sonucunda, genel olarak uluslararası sermaye hareketleri üzerine yapılan araştırmalarda Türkiye’nin yabancı sermayeden beklediği faydaları elde edemediği anlaşılmaktadır. Türkiye’ye gelen yabancı sermaye yatırımlarının sermaye birikimi üzerindeki etkilerini analiz ettiği diğer bir araştırmasında, Türkiye’ye gelen yabancı sermaye yatırımlarının sermaye birikimine etki yaptığı sonucuna ulaşmıştır.

3.Veri Seti

Model çözümlemelerinde kullanılan veri seti, Merkez Bankası, Maliye Bakanlığı ve DİE ile OECDnin çeşitli yıllara ait istatistiklerinden derlenerek. Veriler yıllık olup 1980-2005 dönemini kapsamaktadır. Çalışmanın veri setini oluşturan değişkenlerden, YSY; Yabancı Sermaye Yatırımları, SB; Sermaye Birikimi temsil etmektedir.

4. İktisadi Analiz

İktisadi analiz, makroekonomik değişkenler arasındaki ilişkiyi iktisat teorisinin ön gördüğü gibi doğru ve yalın bir şekilde yansıtmaktadır. Ekonominin fonksiyonel ilişkilerini inceleyip, ekonomik faaliyetlerin gidişini belirtmeye yarayan istatistikleri ifade eder. Bu analizler ekonomik ve mali politikaları düzeltmekle görevli kamu yetkilerince sürekli olarak izlenir ve gerekli politika değişiklikleri yapılarak ekonomik sorunların ortaya çıkışı önceden önlemeye çalışılır. Verilerin, ekonomik anlamı olarak analiz edilmesidir. Ele alınan değişkenlerin değerleri tablo ve grafik yardımıyla iktisat teorisi ile uyuşup uyuşmadığına bakılır. Bunu yaparken de grafik biçimde gösterip yorumlanılabilir. İktisadi göstergeler çok çeşitlidir. Bunlardan bazıları şöyle belirtilebilir. Yabancı sermaye yatırımları, sermaye birikimi gibi göstergelerden oluşmaktadır. İncelenen iktisadi olaya ilişkin değişkenler önce iktisadi bir ön analize tabi tutulmuştur. Bu analizlerde ortaya çıkan anlamlı ilişkiler daha sonra ileri ampirik analizlere konu olmuştur.

 

 

Yabancı sermaye ile sermaye birikiminde değişmeyi gösteren grafik:1 ‘ye bakıldığında ise, yabancı sermaye yatırımları ile sermaye birikimindeki değişmenin paralel bir seyir izlediği görülmektedir.Aynı zamanda kriz dönemleri dışında genel olarak bir artış olduğu görülmektedir.

5 Ekonometrik Yöntem ve Bulgular

5.1. Birim Kök Testi

Regresyon denklemlerinde kullanılan değişkenlerin durağan olup olmadıklarının belirlenmesinde, Genişletilmiş Dickey ve Fuller (ADF) testi kullanılmıştır. Dickey ve Fuller (1979), zaman serilerinin durağan olup olmadıklarını belirlemek amacıyla alternatif regresyon modelleri kullanmıştır. Bu çalışmada serilere ilişkin serpilme diyagramlarından yararlanılarak, sabitli ve trendsiz (1) nolu model esas alınmıştır. (1) nolu regresyon denklemindeki Y durağanlık testine konu olan değişkeni, Δ birinci mertebe fark işlemcisini, ε ise hata terimini göstermektedir.

 (1)

ADF testine tabi tutulan değişkenlerin gecikme sayısı, Akaike Bilgi Kriteri (AIC) kullanılarak belirlenmiş ve ADF birim kök sonuçları ile birlikte Tablo 1’de verilmiştir.

 

 

 

 

Tablo 1: Genişletilmiş Dickey Fuller Birim Kök Analizi Sonuçları (ADF)

Düzey         Trendli  MacKinnon Kritik Değerleri     Trendsiz       MacKinnon Kritik Değerleri

Değişken

ADF

%1

%5

%10

ADF

%1

%5

%10

SB

-1.576858

 -3.7240

-2.9862

-2.6326

-1.5952

-4.3743

-3.6032

-3.2380

DSB

-4.442620

-3.7378

-2.9918

-2.6365

-4.4640

-4.3943

-3.6121

-3.22430

YSY

-2.6953

 -3.7240

-2.9862

-2.6326

-2.7700

-4.3743

-3.6032

-3.2380

DYSY

-7.0067

-3.7378

-2.9918

-2.6365

-4.2349

-4.3943

-3.6121

-3.22430

* % 1 düzeyinde MacKinnon(1996) kritik değerlerine göre birim kökün varlığı reddedilmektedir.

** % 5 düzeyinde MacKinnon(1996) kritik değerlerine göre birim kökün varlığı reddedilmektedir

Tablo 1’de görüldüğü gibi, değişkenlerin orijinal değerlerine ait ADF istatistiklerin mutlak değerleri, çeşitli anlamlılık düzeylerindeki MacKinnon kritik değerlerinin mutlak değerlerinden küçüktür. Bu durum orijinal verilerde birim kök olduğunu ve dolayısıyla değişkenlere ait serilerin durağan olmadıklarını ifade etmektedir. Serilerin birinci farkları da aynı durumda bulunmuşlardır.

5.2. Korelasyon Analizi

İktisadi değişkenler arasında varolan ilişkileri ölçmek için kullanılan bir yöntemdir. Değişimleri rakamla ifade edilen olaylar arasındaki ilişki korelasyon analizi adı verilen metodla incelenir. Korelasyon, iki veya daha çok değişken arasındaki ilişkinin derecesi olarak tanımlanabilir. İki veya daha fazla değişken arasındaki ilişkinin derecesinde tayininde kullanılmaktadır. Tesadüfi etkiler altında bulunan kolektif nitelikteki olaylar arasındaki ilişkiyi açıklamada kullanılan korelasyon kavramı istatistikte önemli bir rol oynamakta ve kantitatif değişkenlerin incelendiği tüm alanlara başarı ile uygulanabilmektedir.

Tablo :2 Korelasyon Analizi

Değişkenler

YSY

SB

YSY

1.000.0000

0.949468

SB

0.949468

1.000.000

* Correlation is significant at the 0.05 level (2-tailed).

** Correlation is significant at the 0.01 level (2-tailed).

Tablo 2’ye göre bağımlı ve bağımsız değişkenlerin birbirini etkileme oranı gösterilmektedir. Tabloya göre, 1980-2005 yılları arasındaki uzun dönemde Türk ekonomisine ilişkin olarak yapılan bu gözlemler, yabancı sermayenin sermaye birikimini olumlu yönde etkilediğini göstermektedir.

 

 

 

5.3.Regrasyon analizi

Ele alınan olaylar arasında belirlenen ilişkilerin teorik olarak gösterilmesi regresyon analizi ile yapılmaktadır. Regresyon analizi birden fazla değişken ve bunlar arasındaki bağıntıların incelenmesinde kullanılan bir yöntemdir.

Tablo:3 Regrasyon Analizi

Bağlı Değişkenler: D(YSY)

Metod: En Küçük Kareler

Örneklem: 1980 2005

Değişkenler

Katsayı

Standart Hata

t-testi

Olasılık

D(SB)

2.059385

0.707590

2.910423

0.0075

R-Kare

-0.073466

 Bağlı Var yöntemi

50.12308

Uyarlanmış R-Kare

-0.073466

 S.D. Bağlı Var

77.30788

S.E.nin regresyonu

80.09732

 Akaike info kriteri

11.64206

Toplam Kare

160389.5

 Schwarz kriteri

11.69045

Logaritmik Olasılık

-150.3468

 F-testi

79.68676

Durbin-Watsonın Değeri

 1.036368

 Olasılık(F testi)

 0.000000

Regresyonun sonuçları tablodaki gibi tahmin edilmiştir. Bu sonuçlara göre,1980-2005 döneminde Türkiye açısından yabancı sermaye yatırımları ile sermaye birikimi arasında doğru yönlü bir ilişki olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu dönemde yabancı sermaye yatırımlarında meydana gelen bir artış, sermaye birikimi olumlu yönde bir artıracaktır.

5.4. Nedensellik testi

Gecikmeli değişkenlerin incelendiği bir regresyon modelinde incelenebilecek bir diğer konu da, ekonomide bir ilişki zaman serisi verileri kullanmak süretiyle araştırıldığında ilişkide nedensellik bulunup bulunmadığının ortaya konulmasıdır. Granger Nedensellik Testi bu amaç için geliştirilmiş bir yöntemdir. Nedensellik testi iki değişken arasında bir sebep sonuç ilişkisinin var olup olmadığını şayet varsa bu ilişkinin yönünü test etmek amacıyla kullanılmaktadır. Buna göre elde dilen nedensellik sonuçları tablo 5’te verilmiştir.

Tablo:5 Granger Nedensellik Testin Sonuçları

Denklemler

İlişkilerin Yönü

Hesaplanan F değerleri

Kritik F değerleri

Anlamlılık düzeyi

1. denklem

SB→YSY

6.30623

3.44

 0.00793

2. denklem

YSY→SB

1.86696

3.44

 0.63167

 Tablo 5’te elde edilen sonuçlara göre Türkiye’de iki değişkenli modelde hem yabancı sermaye yatırımları sermaye birikimini hem de sermaye birikiminin yabancı sermaye yatırımlarını etkilediği ancak tam anlamıyla tek yönlü bir nedensellik söz konusu olduğu anlaşılmaktadır.

 

 

SONUÇ

Dünyada küreselleşme süreci öncesinde yeterince önemsenmeyen yabancı sermaye, bugün kalkınmaya olan katkısının anlaşılmasıyla, gelişmiş ve gelişmekte olan tüm ülkelerin ilgi odağı haline gelmiştir. Küreselleşmeyle birlikte, ekonomi ve ticarette liberalleşme eğilimlerinin hız kazanmasıyla, sermayenin serbest dolaşımı artmış, ticaret serbestleşmiş ve tüketici alışkanlıklarında benzerlikler görülmeye başlamıştır. Bu doğrultuda yabancı sermaye önündeki engelleri kaldırmaya, liberalleşme ve özelleştirme faaliyetlerine ve teşvik tedbirlerine yönelik düzenlemeler yapan gelişmekte olan ülkeler özellikle 1990’ların ortalarında dünya çapında gerçeklesen yabancı sermaye yatırımlardan aldıkları payları oldukça yüksek düzeylere çıkarmışlardır. Türkiye’nin, sahip olduğu pek çok avantajlı konuma karşın yabancı sermaye yatırımlarında istenen düzeyde başarılı olamamasında, ülkede belli aralıklarla yaşanan ekonomik ve siyasi krizlerin, yüksek enflasyon ve faiz oranlarının, kayıt dışı ekonominin büyüklüğünün, bazı mevzuat uyumsuzluklarının, özelleştirme politikalarının yeterince hayata geçirilememesinin ve güven eksikliğinin çok önemli bir payı bulunmaktadır. Türkiye yabancı sermaye yatırımları açısından mevcut avantajlarını ve yüksek potansiyelini devam ettirmektedir. 1999 yılından bu yana Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne aday ülke olarak kabul edilmesinin, imtiyaz ve uluslararası tahkim konularının çözülerek, komşu ülkelerle olumlu ilişkiler içine girilmiş olmasının ve uygulamaya konulan ekonomik istikrar tedbirlerine bağlı olarak uluslar arası finans ve değerlendirme kuruluşlarının olumlu değerlendirmelerde bulunmasının uluslararası yatırımcılarda Türkiye lehine olumlu bir bakış açısı yarattığı tahmin edilmektedir. Özellikle AB’ne uyum kapsamında bugüne kadar gerçekleştirilmiş olan mevzuat değişikliklerinin hayata geçirilmesinin de yabancı yatırımlarda Türkiye’nin gündeme gelmesini sağlayabileceği düşünülmektedir. Türkiye, gerek Avrupa Birliği sürecinde, gerekse ulaşılmak istenen ekonomik göstergelere yönelik politika uygulamalarında oldukça olumlu bir noktada bulunmaktadır. Söz konusu hedeflerin gerçekleştirilmesi kapsamında, mevcut sorunların ve eksikliklerin giderilmesi yanında yabancı sermaye yatırımlara yönelik uygulanacak teşvik tedbirleri ve etkin tanıtım faaliyetleri ile Türkiye’ye yönelik yabancı sermaye yatırımlarının en azından benzer ülkeler düzeyine çıkarılabileceği düşünülmektedir.

 

KAYNAKÇA

KAYNAKÇA

ARIKAN, A. (2000), “Türkiye’ye Daha Fazla Yabancı Sermaye Çekebilmek İçin İzlenmesi Gerekli Politikalar”, TCMB, Ekonomik İstikrar ve Yabancı Sermaye Semineri, Ankara, 127–143,

ARTAN, Seyfettin ve BERBER, Metin(2004).”Kamu Kesimi Büyüklüğü ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Çoklu Ko-entegrasyon Analizi”,C.Ü.İktisadi Ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt:5, Sayı:2

BAYRAKTAR, Fulya(2003).Dünya ve Türkiye’de Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları, Türkiye Kalkınma Bankası Yayınları GA/03-01-01
BORATOV, K. (2001) “2000-2001 Krizinde Sermaye Hareketleri” Iktisat, Isletme ve Finans, No 186, pp.7-18.

BORENSZTEİN, E., J.De Gregorio and J-W.Lee (1998), “How Does Foreign Direct Investment Affect Economic Growth”, Journal of International Economics, Vol. 45, pp: 115-135.

BOSWORTH, P.B. ve S.M. Collins (1999), “Capital Flows to Developing Economies”,

                         Brookings Papers on Economic Activity, No.1. pp.143-180.

ÇETİNTAŞ, Hakan,(2001). "Global Bir Ekonomide Doğrudan Yabancı Yatırımlar ve

                          Rekabet", Dış Ticaret Dergisi, Sayı: 22, s. 1-23.

EMRE Alper ve Ziya Öniş.(2001). “Finansal Küreselleşme, Demokrasi Açığı ve Yükselen Piyasalarda Yaşanan Sürekli Krizler”, Doğu Batı: Ekonomi, sayı 17,

DE MELLO, L. R. Jr. (1997), “Foreign Direct Investment in Developing Countries and Growth: A Selective Survey”, The Journal Development Studies, Vol. 34, No. 1, pp:1-34.

ERDİLEK, Asım,(1998)."Türkiye'de Yabancı Sermaye Yatırımlarının Değerlendirilmesi", İşletme ve Finans Dergisi, Haziran, s. 12-24.

ENGLE, R.F. ve Granger, C.W.J. (1987), “Cointegration and Error Correction: Representation, Estimation and Testing”, Econometrica, 55, 251-276.

ERDAL F., TATOGLU E.(2002), Locational Determinants of Foreign Direct Investment in an Emerging Market Economy:Evidence from Turkey, Multinational Business Review, 10, 1-7

ERDİLEK, A. (1988), “The Role of Foreign Investment in the Liberalization of the Turkish Economy“, İçinde: T.F. Nas ve M. Odekon (Ed.), Liberalization and The Turkish Economy, Greenwood Press, New York,

GÖVDERE, Bekir(2003)."Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarının Belirleyicilerinin Günümüzdeki Geçerliliği", Dış Ticaret Dergisi, Sayı: 28, Nisan

JOHANSEN, S. ve Juselius, K. (1990), “Maximum Likelihood Estimation and Inference on Cointegration with Applications to the Demand for Money”, Oxford Bulletin of Economics and Statistics, 52, 169-210.

KAR, Muhsin ve KARA, M. Akif(2003). "Türkiye'ye Yönelik Sermaye Hareketleri ve Krizler", Dış Ticaret Dergisi, Sayı: 29, Temmuz,

KAYA, Yasemin Türker(1998). Sermaye Hareketleri ve Kısa Vadeli Sermaye Hareketlerinin Modellenmesi: Türkiye Örneği, Uzmanlık Tezi, DPT, Ağustos

KULA Fikret(2003).”Uluslar arası sermaye hareketlerinin Etkinliği :Türkiye Üzerine Gözlemler” C.Ü.İktisadi ve İdari Bilimler Fak.Dergisi, cilt:4, sayı:2

ORMANOĞLU, Burhan(2004).Yabancı Sermaye Yatırımlarına İlişkin Uyuşmazlıkların Çözümünde Uluslar arası Tahkim, Devlet Bütçe Uzmanlığı Araştırma Raporu

SABIR, Hasan(2002). "Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarını Gelişmekte Olan Ülkelere Yönlendirici Politikalar", Dış Ticaret Dergisi, Sayı: 26, Ekim ,

SARIOĞLU, Fatih(2004).”Türkiye’de Sermaye Birikimi Oluşturma Çabaları ve Vergi Sisteminin Rolü:Dönemsel Analiz(1923-1939)”, Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fak.Dergisi, Cilt:6, Sayı:2

SAYGILI, Fatih(2001). “Finansal serbestleşmenin Türkiye’de Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları Üzerindeki Etkisi, Ege Bakış Dergisi, Cilt.1, Sayı.1

SAYGILI Şeref ve CİHAN Cengiz ve YURTOĞLU Hasan(2005).Türkiye Ekonomisinde Sermaye Birikimi, Verimlilik ve Büyüme :1972-2003. DPT Yayınları No:2686

YANG, J. (2002), “Direct and Financial Foreign Investment: How Do They Differ in the Benefits to the Developing Countries”, The George Washington University, Global Management Research Working Paper, No:02-10.

www.dpt.gov.tr

www.hazine.gov.tr

www.tuik.gov.tr

www.dtm.gov.tr

 

 

 

Ek:1 Yabancı sermaye Yatırımları ile Sermaye birikiminin etki tepki analizi