| |||||
|
İMKB’DE İŞLEM GÖREN TİCARİ BANKALARIN ANALİZİ Abstract The decrease of profit in the low inflation environment has increased the compotiton between banks, the deflating rate has also reduced the nominal interest rates and therefore the reduction in the capital profit will lead to a new search. As the foreign banks are working in alow inflation rate environment the adaptation problem will be limited and will be one step ahead in the race with the local banks. It this study the trade banks in the Istanbul capital stok will be analyzed by the ratio and also the success of the transfered sources will be investigated.
Keywords: Financial Index, banks, shares, profit, ratioÖzet
Düşük enflasyon ortamında karların düşmesi bankalar arasındaki rekabeti arttırırken, nominal faizlerin de düşüşünü beraberinde getirdiğinden sermaye piyasası karlarında daralma yeni arayışları gündeme getirecektir. Yabancı bankalar bu enflasyon ortamlarında çalıştıklarından uyum sağlama sorunları olmayacak ve yerli bankaların bir adım önünde yarışa başlayacaklardır. Bu çalışmada İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören ticari bankaların rasyolarla analizi yapılarak bankalara aktarılan kaynakların ne kadar başarılı olduğu araştırılmıştır.
Anahtar kelimeler: Mali endeks, bankalar, hisse senetleri, kar, rasyo
1. Giriş
Gelişmiş ülkeler, büyük ölçekli işlem hacimleri, likit piyasa yapısı ve istikrarlı endeks verileri ile yatırımcılar açısından cazibesini korurken, gelişmekte olan ülkeler ise işlem hacimlerini arttırmaya ve yüksek getirilerle sermayedarlarını piyasaya çekmeye çalışmalıdırlar.
Mali piyasalar, ekonomideki sermaye birikimini yatırım ve üretime yönlendirilmesinde önemli role sahiptir. Sermaye piyasalarının gelişme düzeyi ile büyüme arasında güçlü bir ilişkinin var olduğu ve istikrara katkı sağladığı düşünülmektedir.
Bankaların bütçe açıklarının finansmanının da reel sektöre kredi verilmesi yerine tercihini devleti finanse etmeden yana kullanılmıştır.
Türkiye’deki piyasalar, dünyadaki rakipleri ile karşılaştırıldığında 20 yıllık geçmişe sahip olması dezavantaj olduğu söylenebilir. 1981 yılında Sermaye Piyasası Kanunu çıkarıldıktan sonra 1982 yılında Sermaye Piyasası Kurulu kurulmuştur. 1983 yılında Menkul Kıymet Borsalarının kuruluşunu öngören bir kararname çıkarılmış, 1984 yılı Ekim ayında Menkul Kıymetler Borsalarının kuruluşu ve çalışma esasları Resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. 1985 yılı sonunda İMKB kurulmuş 1986 yılı Ocak ayında da alım ve satımına başlanmış, günümüze gelinceye değin gelişmiş piyasaların yöntemleri uygulanmıştır. 1990 yılına gelindiğinde kuruluş aşamasını tamamladığı ve 110 şirketin hisselerin işlem gördüğü bir piyasa haline gelmiştir. Aile yapısı kurumundaki şirketlerin ise bu sayede sağlanacak sermayeye kuşkulu bakmışladır. 1996 yılı Gümrük Birliği ile Türk şirketlerinin rekabet anlayışının değiştiği ve borsayı sermaye arttırma alternatifi olarak bakmaya başladıkları dönemlerdir. Halka arzların 2000 yılına kadar düzenli artış gösterirken 2002 yılında ciddi azalmalar görüldüğü ve şirketlerin de bu piyasalardan kaynak toplama taleplerini azalttığını göstermektedir. Bankaların menkul değerler cüzdanlarına bakıldığında Kasım 2003 itibariyle hisse senedi miktarlarının toplam aktiflerinin ancak yüzde 0.34’ü olması kurumsal yatırımcıların borsa gelişimine katkısının sınırlı olmasının ifadesidir.
1990 yılına kadar pek önemli sıçrama gerçekleştiremeyen İMKB’ nin 1994, 1999, 2000 yılı krizleri ve 2000 yılında elektronik ortama geçiş önemli dönüm noktalarıdır.
2. Tarihsel Gelişim 1987 yılı Mayıs ayında Yapı ve Kredi bankası, ilk işlem görmeye başlayan banka olurken, Kasım ayında da T. İş Bankası (C), hisse senetleri İMKB’de işlem görmeye başlamıştır. 1986 yılı Aralık ayında Toprakbank hisse senetleri işlem görmüş ancak bu banka 31.11.2001 tarihinde Tasarruf Mevduat Sigorta Fonuna alınmıştır. 1990 yılında 6 adet banka İMKB ‘de işlem görmesi ile en yüksek sayı olarak tarihe geçmiştir.
Eylül 2004 itibariyle onbir adet ticaret bankası İMKB’de işlem görmektedir. Bu bankalar, 3.096 şube ve 65.454 personel ile sektördeki şubelerin yüzde 51’ine ve personelin yüzde 52’sine sahiptirler. İMKB’de işlem gören bu bankaların ticaret bankaları grubu içindeki şube ve personel payı ise Eylül 2004 itibariyle, sırasıyla yüzde 51 ve yüzde 53’tür.
İMKB’de işlem gören ticaret bankalarının toplam aktifleri Eylül 2004 itibariyle (30 Eylül 2004 tarihli satın alma gücü paritesine göre), Eylül 2003 sonuna göre (30 Eylül 2003 tarihli satın alma gücü paritesine göre) yüzde 34 artarak 151,5 katrilyon TL’ye yükselmiştir.
Kredilerdeki hızlı büyüme ise devam etmektedir. Takipteki kredilerdeki yüzde 8 oranındaki gerilemeye karşılık, özel karşılıklar yüzde 15 oranında artmıştır. Özel karşılıkların takipteki kredileri karşılama oranı yüzde 69’dan yüzde 85’e yükselmiştir.
TL mevduat yüzde 34 oranında artış gösterirken, YP mevduat Türk lirası karşılığı olarak yüzde 19 oranında, dolar bazında ise yüzde 10 oranında artmıştır. TL mevduattaki artışta ters para ikamesi, YP mevduattaki dolar bazındaki artışta ise doların değer kaybı etkili olmuştur.
İMKB’de işlem gören ticaret bankalarının özkaynakları Eylül 2004 itibariyle geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 36 oranında büyümüştür. Bu artış, geçmiş yıl zararının daralması, ödenmiş sermaye ve olağanüstü yedeklerdeki artıştan kaynaklanmıştır. Özkaynakların risk ağırlıklı aktiflere oranı yüzde 24’den yüzde 23’e gerilemiştir. Mevduat dışı kaynaklar, hem repo işlemlerinden sağlanan fonlar, hem de yurtdışı bankalardan alınan fonlardaki artış nedeniyle büyümüştür.
İMKB’de işlem gören onbir ticaret bankasından yedi tanesi İMKB Ulusal-100 endeksine dahildir. Bu yedi bankanın İMKB Ulusal-100 endeksi içindeki ağırlıkları 30 Eylül 2004 tarihi itibariyle, 30 Haziran 2004 tarihine göre 0,1 puan artarak yüzde 32,1 olarak gerçekleşmiştir.
Tablo.1 Hisse Senedi Piyasası İşlemlerinde Bankalar (Eylül 2004)
Kaynak : Türkiye Bankalar Birliği
2004 yılı Eylül ayı hisse senedi piyasasında işlem hacmi 24 katrilyon olarak gerçekleşirken yüzde 19’una karşılık gelen 4,7 katrilyon TL’lık işlem, bankalar ve özel finans kurumları alt sektörünün hisseleri aracılığıyla gerçekleşmiştir. Bankalar ve özel finans kurumlarının toplam işlem miktarı içindeki payları da yüzde 15 olarak gerçekleşmiştir. 30 Eylül 2004 tarihi itibariyle, İMKB’de işlem gören hisse senetlerinin toplam piyasa değeri 114,4 katrilyon TL olarak gerçekleşmiştir. İMKB’de işlem gören ticaret bankalarının piyasa değeri ise 28,6 katrilyon TL ile toplam piyasa değerinin yüzde 25’ini oluşturmuştur.
İMKB Ulusal–100 endeks 31 Aralık 2003 tarihi itibariyle 31 Aralık 2002 tarihine göre yüzde 79 artarken, ulusal mali endeksteki değişim oranı ise yüzde 99 , alt sektör endeksindeki bankacılık oranı ise yüzde 110 olarak gerçekleşmiştir.31.12.2003 tarihi itibariyle İMKB Ulusal-Tüm endeks içinde sektör endekslerinin ağırlığına bakıldığında yüzde 48.9 ile mali sektör ilk sırayı alırken yüzde 37 ile sınai endeks ikinci sırada yer almaktadır.
İMKB Mali endeks, Bankalar ve Özel Finans Kurumları, Sigorta Şirketleri, Finansal Kiralama ve Faktoring şirketleri, Holdingler ve Yatırım Şirketleri, Aracı Kurumlar, Gayrimenkul Y.O., Menkul Kıymet Y.O.’dan oluşmaktadır.
Şekil. 1 2003 tarihli İMKB Ulusal-Mali Endeks
Kaynak: İ.M.K.B.
2003 yılında mali endeks içinde yer alan hisse senetlerinin ağırlığına bakıldığında ilk sırada yüzde 58.9 ile Bankalar yer alırken ikinci sırada yüzde 34 ile Holding ve yatırım hisse senetleri, en son sırada ise Gayrimenkul Yatırım ortaklığı hisse senetleri yer almaktadır. 2.1 Türkiye Ekonomisi
Türkiye bu güne kadar yaşadığı çok sayıda krizi IMF ile yapılan 18 anlaşmayla aşmaya çalışmış, çok sayıda ekonomik program uygulamaya konmuştur. 2001 yılı Şubat ayında devalüasyonla ortaya çıkan ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinde savaş yıllarında bile görülmemiş bir durgunluk ve yaşanan gelişmeler oldukça önem arz etmektedir. Makro ekonomik göstergelerin bize söylediği her küçülmenin ardında yaşanan büyümenin sürdürülebilir olmadığıdır.Türk bankacılık sisteminde 2003 yılı itibariyle faaliyet gösteren bankaların toplam aktifleri 179 milyar dolar olurken GSMH’ ye oranı yüzde 78’den yüzde 70’e düşmüştür. Ülkeler geliştikçe finans sektörü de büyümektedir, dünyada bankaların toplam aktif büyüklüklerine bakıldığında ilk sırada Citigroup 1.097,19 milyar dolar, ikinci sırada Mizuho Holdings 1.029,69 milyar dolardır. Bankalarımızın toplam aktif büyüklüğü koldukça küçük olduğu gibi sektörümüzde yabancı sermaye açısından çok küçük olan payın arttırılabilmesi, ülkemize çekilmesi oldukça önemlidir.
Özellikle son üç yıldır yaşanan bankaların yeniden yapılandırılması programı, kamu bankaların birleştirilmesi, bankacılık alanında yaşanan önemli gelişmeleri ifade etmektedir. Ancak hala istenen kredi verme yeterliliğine sahip olmadıkları görülmektedir, bu yönde çalışmaların arttırılması gerekir. Yine de faiz oranlarındaki düşüş ve TL’ nin değer artışı önemli gelişmelerdir ki TL mevduattaki artış ile karın artması bankaların özkaynaklarını arttırmıştır.İMKB ‘ye baktığımızda bileşik endeks, dolar bazında 2001 Şubat krizi ile yüzde 31. 8 , 2002 yılında da yüzde 34 zarar ettirmiştir. 2003 yılında ise Irak savaşına rağmen dolar bazında yüzde 111.4 ile yatırım araçlarında içinde en yüksek getiriyi sağlamıştır. Borsada işlem gören şirketlerin piyasa değeri 2003 yılında 34,4 milyar dolardan 95,4 milyar dolara yükselmiş, şirket adedi de 288 iken 285’ e düşmüştür.Enflasyondaki düşüş hızının devam etmesi, büyümeye rağmen işsizliğin artması, bütçe açığının finansmanın ağırlıklı olarak iç borçlanma ile gerçekleştirilmesi, dış borç stokunun artması, dış ticaret açığının büyümesi, cari işlemler açığının artması dikkat çekicidir.
2.3 İstanbul Menkul Kıymetler Borsası
ABD dolar bazlı endeksler 1999 yılında rekora ulaşıp 2000 yılının Nisan ayından 2002 yılının sonuna kadar, konjonktürel dalgalanmalara rağmen genel olarak azalma eğilimi içinde olmuştur. Aylık bazda incelendiğinde, Ocak 2003’te 11,032 puan olan İMKB Ulusal-100 endeksi Irak’a asker gönderilmesine izin veren tezkerenin kabulüyle Ekim’de 15,754’e yükselmiş ve Aralık’ta 18,625’ten kapanmıştır.
İMKB’ de işlem gören hisse senetlerinin piyasa değeri 1999 yılında 114.3 milyar dolarken 2000 yılında 69.5 milyar dolar, 2001 yılında 47.7 milyar dolara düşmüştür. Anılan yıllarda günlük ortalama işlem hacmi ise sırasıyla 356, 740, 324 milyon dolardır. Halka açık şirket sayısı 1999 yılında 285 adet iken 2000 yılında 315’e yükselmiş, 2001 yılında ise 310’ a düşmüştür. 1999 yılında halka arzlar 10 adet olurken, tutarı 90 milyon dolar, 2000 yılında 35 adet tutarı da 2.8 milyar dolar olarak gerçekleştirilmiştir. İMKB hisse senedi piyasası Ulusal-100 endeksi , 2003 yılında bir önceki yıla göre ABD dolar bazında yüzde 111.4 oranında değer kazanmıştır. 2003 yılında bir önceki yıla göre sanayi sektörü endeksi yüzde 65 (ABD doları bazında yüzde 94), mali sektör endeksi yüzde 98 (ABD doları bazında yüzde 133) değer kazanmıştır
Şekil. 2 2000- 2003 Yılları Arası İMKB Ulusal –100 Endeksi
Kaynak :İMKB
İMKB işlem hacmi 2000 yılında 181.9 milyar ABD doları ile rekor düzeye çıkmış, 2000 Kasım ve 2001 Şubat krizlerinin etkisiyle işlem hacminde önemli düşüşlerle birlikte 2002 yılında toplam işlem hacmi 70.7 milyar ABD dolar olmuştur. 2003 yılında günlük ortalama işlem hacmi 407 milyon ABD dolar, toplam işlem hacmi % bir önceki yıla göre 42’lik bir artış ile 100.2 milyar ABD dolar olarak gerçekleşmiştir. 2003 yılında İMKB’de, 30 milyon adet sözleşme ile günlük ortalama 240 milyar adet olmak üzere toplam 59 trilyon adet hisse senedi el değiştirmiştir
Tablo.2 İMKB-100 Bankalarının Net Dönem Kar/Zararları (Milyar TL)
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği, http://www.tbb.org.tr/ (erişim tarihi:12.10.2004) Genel olarak bakıldığında Kasım 2000 ve Şubat 2001 krizlerinin olumsuz etkisi bankaların karlarına da yansımıştır. 1999 ve 2000 yılı itibariyle önemli miktarda kar açıklayan bu bankalar ekonominin daralmasından olumsuz etkilenerek bankacılık faaliyetlerini daraltmışlardır. Hisse senetleri İMKB’de işlem gören bankaların açıkladıkları 2000 yılı 6 aylık finansal tabloları toplam karda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15 reel düşüş olmuştur. 12 ticari banka arasında sadece 2 adedi reel kar artışı sağlayabilmiş, geri kalanlar arasında yüzde 72’ye varan reel kar düşüşleri yaşanmıştır.Ekonomide olumlu gelişmeler ve Türk Lirasına güvenin artması ile beraber 2003 yılında Türkiye Kalkınma Bankası hariç tüm bankalarda karlılıklar sağlanmış ve ilk sırada bir önceki yıla göre yüzde 51 artışla 1.324.524 milyar TL ise Akbank A.Ş. yer almıştır. Finansbank, Tekstil Bank, Yapı ve Kredi bankası ise 2002 yılına göre 2003 yılında karda olmalarına rağmen miktarları azalmıştır.
Bu ekonomik durum İMKB’ ye yansımıştır.2003 yılında İMKB Ulusal Mali endeks içinde yer alan bankaların işlem hacmi 44.620.935.649 milyon TL olurken, işlem miktarı 18.257.118.227 adet olarak gerçekleşmiş, sözleşme sayısı 4.078.959, işlem görme oranı yüzde 1.130 olmuştur.
Tablo.3 2003 yılında Hisse Senetler Piyasasında Yapılan İşlemlerin Sektörlere Göre Dağılımı
Kaynak : İMKB
2003 yılında İMKB’de işlem gören hisse senetleri içinde bankaların şirketlerinin hisse senedi 12 olarak gerçekleşirken, toplam işlem hacmi içindeki payı yüzde 30, mali kuruluşlar içindeki payı da yüzde 50.4 olarak gerçekleşmiştir. İşlem miktarları mali kuruluşlar içindeki payı yüzde 46 iken İMKB-100 içindeki payı ise yüzde 31 olarak gerçekleşmiştir. Sözleşme sayılarına bakıldığında ise mali kuruluşları içinde bankaların payı yüzde 34.3 ‘tür.
Tablo.4 Hisse Senetleri Piyasası
Kaynak : İMKB
İMKB’de işlem gören bankaların hisse senetleri piyasasına bakıldığında piyasa değeri en yüksek şirketler içinde 2002 yılında 2. sırada yer alan AKBANK hisse senetleri yüzde 8 ile sıralamadaki yerine değiştirerek 1.sıraya yükselmiştir. 7. sırada Garanti bankası yer almakta payı ise yüzde 3’tür.
İşlem hacmi en yüksek 25 hisse senedi içinde Yapı ve Kredi bankası son iki yıldır birinciliğini yüzde 8 payı ile korumuştur. Akbank ‘ta 11.sıradaki yerini yüzde 2’lik pay ile korumaktadır.
Tablo.5 Hisse Senetleri Piyasası
Kaynak : İMKB
İşlem miktarları en yüksek 25 hisse senedi içinde Banka hisse senetlerine bakıldığında Yapı ve Kredi Bankası yüzde 13 oranla sıralamadaki birinciliğini korumaktadır. Garanti Bankası 2002 yılında yüzde ile ikinci sırada iken 2003 yılında yüzde 7’lik payı ile üçüncü sırada yer almıştır. İş Bankası(c) ise yüzde 3 oranla altıncı sıradaki yerini korumaktadır. Sözleşme sayısında ise yüzde 4 oranı ile Yapı ve Kredi Bankası son iki yıldır birinciliğini korumaktadır.
Tablo.6 2003 Yılında Yabancı Yatırımcı işlemlerinin Sektör Dağılımı
Kaynak : İMKB
TL cinsinden Mali endeks içinde yer alan Bankaların işlem hacmine bakıldığında İMKB-100 içinde payı yüzde 41 iken Mali endeks içindeki oranı yüzde 65.4 olarak gerçekleşmiştir.
Sermaye piyasalarına yatırım yapan yurtdışındaki yatırımcıların (ABD Doları cinsinden ) İMKB-100 endeks içindeki işlem hacmi yatırımlarında ilk sırada yüzde 64 ile Mali kuruluşlara ait endeks yer almaktadır. İkinci sırada ise yüzde 19.7 ile imalat sanayii hisse senetlerine yatırım yapılmıştır. Üçüncü sırada ise Ulaştırma, haberleşme ve depolama hizmetlerine yapılan yatırımlar ise yüzde 10.8 dir.
3. Türk Bankacılık Sistemindeki Diğer Bankalarla Bir Karşılaştırma
Banka, personel ve şube sayıları yönünden karşılaştırma yapılarak hisse senetleri işlem gören bankaların durumu karşılaştırılmıştır.
Tablo.7 Türk Bankacılık Sisteminde Banka, Personel ve Şube Sayıları
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği
Yaşanan Kasım 2000 ve Şubat 2001 krizlerinin beraberinde TMSF’ ye devir olan banka sayısındaki önemli artışın yanında kamu bankalarının birleştirilmesi ile bankaların şube ve personel sayısında azalma yaşanmıştır. Ticari bankaların sayısındaki azalış oranına bakıldığında yüzde 58 iken sistem içindeki toplam banka sayısında yüzde 61’dir. İMKB-100 ‘de yer alan bankaların personel sayıları son üç yıldır artış oranı yüzde 69 olarak gerçekleşmiştir. Toplam sektör içinde personel sayılarında 50.739 personel azalmışken, şube sayısındaki artış 792 adet olmuş, şube bankacılık sisteminin toplamındaki azalış ise 1725 olarak gerçekleşmiştir.
4. Bankaların Performans Ölçümü
Karlılık Oranları, Sermaye Yeterlilik Oranları, Aktif Kalitesi Oranı, Gelir-Gider Yapısı Oranları incelenmiştir.
4.1 Karlılık Oranları (%)
Burada üç adet rasyo incelenmiştir.
Tablo. 8 İMKB’de İşlem Gören Bankaların Karlılığı
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği
Bankaların ulaşmış oldukları büyüklük ile sağladıkları verimi gösteren net kar içinde toplam aktif oranı bankaların edinmiş oldukları tüm varlıkların ( maddi ve finansal yatırımlar dahil olmak üzere) hangi oranda etkin kullanıldığını göstermektedir. 2001 ve 2002 yıllarında yüzde 2,5 büyüme, 2003 yılında ise yüzde 2,2 olarak büyüme gerçekleşmiştir. 2004 yılı Mart dönemine ilişkin büyüme ise yıllarla karşılaştırıldığında verimsizlik dikkati çekmektedir. Bu bankaların fazla yabancı kaynak kullanarak finanse edilmesini veya bankaların gelirlerinin karlılık anlamında göstermiş oldukları olumsuz perfomans ile açıklanabilir.
Özkaynak, bankaların başlıca kaynaklarından biri olup, banka ortaklarının bankadan ettikleri kısmını oluşturmaktadır. Özkaynakları oluşturan kaynak kalemleri, ortakların koymuş oldukları sermaye ile hak ettikleri fakat bankalara bırakmış oldukları cari ve geçmiş dönemden dağıtılmamış karlardan oluşmaktadır. Özkaynak karlılığı ise, ortakların bankalara kaynak olarak bırakmış oldukları fonlara düşen karlılığı gösterir. Banka yönetiminin başarısını ölçmek içinde kullanılır. 2001 yılında oranın eksi yüzde 32 olması bankaların geçmiş yıl zararlarından kaynaklanmaktadır. 2002 yılında ise yüzde 19,2 ile gerçekleşen oran ortakların bankaya kaynak olarak bırakmış oldukları fona karşılık düşen karlılık nedeni ile yönetimin başarılı bir performans göstermiştir. 2003 yılında özkaynak karlılığı yüzde 14 olarak gerçekleşmiştir. 2002 ve 2003 yılında başarılı bir özkaynak karlılığı ve yönetim başarısı görülmektedir. 2004 yılı Mart döneminde öz Kaynak karlılığı yüzde 3,4 olarak gerçekleşmiş gelirlerinde azalma yada giderlerinde artması sonucunda gerçekleşmiş olabilir. Net dönem karının ödenmiş sermayeye bölünmesi ile bulunan hisse senedi başına kar, bankaların piyasa değerini belirleyen en önemli etmenlerden biridir. Yatırımcı bu oran sayesinde sahip olduğu hisse senedi başına bankaların karından ne kadar pay düştüğünü görebilmektedir. 2001 yılında bankaların zarar etmesi nedeni ile yatırımcı olumsuz etkilenmiştir. 2002 yılında yatırımcı ve bankalar açısından oldukça karlı bir dönem yaşanmış ve bu nedenle yüzde 64,1 ‘e düştüğü görülmektedir. Yatırımcıların bu durumdan olumlu etkilenerek yatırımlarını artırması olasıdır. 2003 yılında gelirlerin düşmesi, giderlerin artması nedeni ile yada finansman giderlerin artması ile net kar 2002 yılına göre yüksek oranda azalmış olması yatırım açısından olumsuz bir durumdur. 2004 yılı Mart dönemi oranı yüzde 13,1 olarak gerçekleşmiştir. Bankaların 2003 yılından etkilenip yatırımcının olumsuz etkilenmesini önlemek için yatırımcıya karşılık güven artırma nedenidir. 2004yılı Mart döneminde diğer olumsuz karlılık oranları nedeni ile yatırımcının güvenini kazanma çabası içerisindedir. 2004 yılı finans sektöründe yatırım açısından dikkatli olunmalıdır.
4.2 Sermaye Yeterlilik Oranları (%)
Burada üç adet sermaye yeterlilik rasyosu incelenmiştir.
Tablo.9 İMKB’de İşlem Gören Bankaların Sermaye Yeterlilikleri
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği Aktiflerin yüzde kaçının bankaların sahiplerince finanse edildiğini gösteren bu oran yıllar itibariyle yükselme eğilimi göstermekte, bankaların iyi yönetildiğine işaret etmektedir. Ancak finansmanında ağırlıklı olarak yabancı kaynaklar ile finanse edilmesi bankalar için olumsuzdur, finansman giderlerinin artışı ile birlikte net karın düşmesine neden olur. Yatırımcı için dikkatlice izlenmesi gerekirken yatırımcının kardan alacağı payın düşmesine neden olacaktır.Risk ağırlıklı sermaye yeterlilik oranı asgari yüzde 8 öngörülürken büyük gerçekleşmesi sermayenin verimli ve etkin kullanıldığını göstermektedir. Yaşanan ekonomik krizlerden daha sonraları bankaların özkaynaklarının yeterli, güçlü ve piyasalara karşı bir güven unsuru taşıdığını görmekteyiz. İdeal olan Duran varlıkların özkaynaklarla finansmanıdır. 2001 yılında yaşadığımız ekonomik kriz ile bankaların zararlarının oluşması ve artması varlıklarını yabancı kaynaklar ile finanse edildiğini göstermektedir. 2002 yılında da yetersiz kalırken sonraki yıllarda duran varlıklar özkaynaklar ile finanse edilmiştir. Özkaynaklardan geri kalan değerler ise dönen varlıklarına aktarılmıştır.
4.3. Aktif Kalitesi Oranı
3 adet aktif kalitesi rasyosu incelenmiştir.
Tablo. 7 İMKB’de İşlem Gören Bankaların Aktif Kalitesi Oranı (%)
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği
2001 yılında varlıkların yüzde 23.4 ‘ünü kullandırmalarının nedeni verilen kredileri geri dönüşlerinde sorunların yaşanmaması nedeniyle daha az pay ayrılırken kredilerden elde edilecek gelirlerden de vazgeçilmiştir. Daha sonraki yıllarda ise varlıklarını 1/3’ünü ayırarak gelirlerini arttırmayı planlamıştır.
Yine kriz yıllarına rastlayan dönemlerde takipteki kredilerin payı yüksektir, bu gelir azalışları demektir. Sonraki yıllarda ise bu oran normale dönmüştür. Varlıkların yüzde %50’den fazlası yabancı para varlıklarından oluşması yüksek enflasyondan en az etkilenmek içindir. Daha sonra ki yıllarda Türk Lirasına olan güven nedeniyle yabancı paraya olan talep azalmıştır.
4.4. Likidite Oranları
3 adet likidite oranı incelenmiştir.
Tablo. 8 İMKB’de İşlem Gören Bankaların Likidite Oranları (%)
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği
Toplam aktifler içinde likit aktiflerin oranı, bankaların aktiflerinin ne derece likit oldukları, beklenmedik krizlere karşı duyarlılıklarını ifade eder. 2003 yılında bankaların krizlerden etkilenme riski azalmış ve toplam aktifler içinde yer alan likit aktif oranları artmıştır. Beklenmedik krizlere karşı hazır olduğu görülmektedir.
Mevduat ve mevduat dışı kaynaklar içinde likit aktiflerin payı, piyasalarda doğabilecek krizde, bankaların bunu aşabilmek için kolayca paraya çevirebilecek değerleri yani borç ödeyebilme kapasitesini göstermektedir.
2003 yılında 2002 yılına göre likit değerlerinde yüzde 4.3 ‘lük iyileşme söz konusudur. Ancak Mart 2004 itibariyle borç ödeme kapasitesinde yüzde 7.1 ‘lik azalma meydana gelmiştir. 2004 yılında kredi kartı tahsilindeki güçlükler bankalar için bir sorun oluşturmaya başlamıştır.
4.5. Gelir-Gider Yapısı Oranları
3 adet gelir-gider rasyosu incelenmiştir.
Tablo.9 İMKB’de İşlem Gören Bankaların Gelir-Gider Yapısı Oranları (%)
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği
Bankaların toplam varlıklarının verimini gösteren bu oran varlıkların hangi oranda etkin kullanıldığını göstermektedir. 2002 yılında tahsilatların gerçekleştiği düşüncesiyle net faiz gelirlerinin yükselmesine neden olmuştur. 2002 yılı olumlu görünürken, daha sonraki yıllarda bu oranın düşmesi kredilerin uzun vadeli olarak kullandırıldığını göstermektedir.
Bankaların esas faaliyetleri bu oran sayesinde ulaşmış olduğu sonuçlar hakkında bilgi veren Net faiz gelirleri/toplam faaliyet gelirleri rasyosudur. Bu rekabet ortamında 2002 ve 2004 mart döneminde bankaların verimli çalıştığı kullandırılan kredilerin tahsilatında sorun yaşanmadığının gösterirken bu oranın düşmesi kredilerin piyasa şartlarında uzun vadeli kullandırıldığının sonucu olabilir.
Faiz dışı gelirler/toplam Aktifler rasyosu bankaların toplam varlıklarından ne kadarının faiz dışı gelir elde edildiğini gösterir. Faiz dışı gelirler bankaların işlemleri sonunda komisyon, kambiyo karları gibi gelirleri 2002 yılı itibariyle verimli çalıştığını gösteririr.
5. SONUÇ
Halka açılma bankacılık açısından oldukça önemlidir, sermaye yaratarak önemli bir strateji olması yanında bu sektörün daha çok tanınması da amaçlanmaktadır. Sermayesi halka açık olan bankalara ait elinde kağıt tutan yatırımcıların doğru ve zamanında bilgilendirilmesi gerekirken, geçmişte yaşananlar ise acı bir ders olmalıdır. Bu nedenle de hem Sermaye Piyasası Kurulu hem de devletin halka açılacak yeni bankalarında özendirilmesi açısından daha hassas davranılması gerekmektedir.
Yaşanan Kasım 2000 ve Şubat 2001 krizleri ekonomi üzerinde olumsuz etkiler yaratmış, bu bazı kesimler etkilenmiştir. Yüksek enflasyon ortamında enflasyonun değişkenliği de fazla olması nedeniyle, yüksek bir reel faiz oluşmaktadır.
Farklı bankaların farklı sonuçlar elde etmesi doğaldır
Enflasyonun düşmesi ile birlikte olumsuz etkisi, faiz marjında, yani bankaların bir numaralı kar kaynağında daralma yaşanmış olmasıdır. Kredilerin uzun vadeli olarak verilmesine neden olmuştur.
|
KAYNAKÇA
ALTAN Mikail, PARLAKKAYA(2004), Bilanço Dışı İşlemlerin Banka Performansına Etkisi: Türk Bankacılık Sektörü, İktisat İşletme ve Finans Dergisi, yıl:19, ss:107-122
BDDK, Bankacılık Sektörü Değerlendirme Raporu, Şubat 2004
GÜNEŞ Hurşit(2004), Bankalarımız Küçük Değil Cüce!! Neden mi? Milliyet Gazetesi, Mart 26
KUMCU Ercan(2004), Bankalar Halka Açılmalı, Hürriyet gazetesi, Nisan 7
KUMCU Ercan(2004),Bankacılıkta Yabancı Sermaye , Hürriyet gazetesi, Nisan 6
İMKB, İMKB Şirketler, 1986-1996, Mart 1997, Mart Matbaacılık.
İMKB, İMKB Şirketleri Aylık Fiyatlar ve Getiriler, 1986-2000,Cilt II, İMKB Temmuz 2001, VE Reklam İletişim ve Matbaacılık Hizmetleri
SPK, Sermaye Piyasası Kurulu 2003 Raporu,
http://www.spk.gov.tr/yayinlar/yayinlar.htm?tur=faaliyetraporu
erişim tarihi:11.10.2004
SOMÇAĞ Selim (2002), Türkiye’nin Ekonomik Krizi: Oluşumu ve Çıkış Yolları, Ağustos, http://www.ceterisparibus.net/turkiye/kriz.htm erişim tarihi :10.5.2004
SÜNER Mehmet(2004), Ülke Riski Azaldıkça Sermaye Piyasaları ve İMKB Gelişecek, Activeline, Mayıs 2004
TBB, Bankalarımız 2002, Graphis Matbaası, İstanbul,
TBB, Bankalarımız 2003, Graphis Matbaası, İstanbul
TBB, İMKB’de İşlem Gören Ticaret Bankaları, Mart 2004 http://www.tbb.org.tr. erişim tarihi: 5.5.2004
TBB, İMKB’de İşlem Gören Ticaret Bankaları, Aralık 2003 http://www.tbb.org.tr. erişim tarihi: 5.5.2004
TBB,İMKB’de İşlem Gören Ticaret Bankaları, Mart 2002 http://www.tbb.org.tr. erişim tarihi: 6.5.2004
TÜSİAD, Türkiye Ekonomisi 2003, Aralık, http://www.tusiad.org/
erişim tarihi: 4.8.2004
TBB, http://www.tbb.org.tr/eklenenler/eklenenler_ocak04.htm, erişim tarihi:8.12.2004
analiz.ibsyazilim.com.tr, erişim tarihi:4.10.2004
EK:1
İMKB-100Mali Endeks İçinde Yer Alan Bankalar
|
TARİH |
TARİH |
AKBANK |
1990/07 |
|
ALTERNATİF BANK |
1995/07 |
|
FİNANSBANK |
1990/02 |
|
ŞEKERBANK |
1997/04 |
|
TEKSTİL BANK |
1990/05 |
|
T.DIŞ TİC.BANKASI |
|
|
T.GARANTİ BANKASI |
1990/06 |
|
T.İŞ BANKASI |
1987/11 |
|
YAPI ve KREDİ BANKASI |
1987/05 |
|
T.KALKINMA BANKASI |
1991/03 |
|
T.S.K.B |
1989/03 |
|
T.EKONOMİ BANKASI |
2000/02
|
|
DEMİRBANK |
1990/05 |
06.12.2000 tarihinde TMSF’ye devr olmuştur. |
SINAİ YATIRIM BANKASI |
2000/06 |
|
YAŞARBANK |
1990/09 |
22.12.1999 tarihinde TMSF’ye devr olmuştur. |
ESBANK |
1991/06 |
22.12.1999 tarihinde TMSF’ye devr olmuştur. |
TOPRAKBANK |
1986/06 |
30.10.2001 tarihinde TMSF’ye devr olmuştur. |
Kaynak: Türkiye Bankalar Birliği, http://www.tbb.org.tr/ erişim tarihi:12.10.2004