KURUMLAR VERGİSİ REHBERİ
BÖLÜM 2
VI. KURUM KAZANCININ TESPİTİNDE İNDİRİLECEK
GİDERLER
A. GELİR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE İNDİRİLECEK GİDERLER
KVK’nun 14/1
inci maddesine göre, kurum kazancı ticari kazanç gibi hesaplandığı için öncelikle
ticari kazanç tespitinde indirilecek giderlerin yer aldığı GVK’nun 40 ıncı
maddesindeki giderler hasılattan indirilir. Daha sonra KVK’nun 14 üncü
maddesinde sayılan giderler hasılattan indirilir.
GVK’nun 40 ıncı
maddesinde sayılan giderlerin indirim konusu yapılmasında iki şart
aranmaktadır;
1-
Ticari kazancın elde edilmesi ve devam ettirilmesi için yapılmış olması,
2-
Vergi kanunlarındaki haller hariç olmak üzere VUK’na göre belgelendirilmesi.
GVK’nun 40 ıncı
maddesine göre, safi kazancın tespitinde aşağıdaki giderlerin indirilmesi
kabul edilir;
1. Genel
Giderler :
Ticari kazancın
elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerdir.Bu kapsamda
yapılan giderin indirim konusu yapılabilmesi için yapılan gider ;
- Ticari
kazancın elde edilmesi ve idamesi ile doğrudan ilgili olmalıdır,
- Karşılığında
sabit kıymet iktisap edilmiş olmamalıdır,
- Kanunen kabul
edilebilir nitelikte olmalıdır.
Genel giderlere
örnek olarak ; ücret giderleri, personelle ilgili eğitim, sağlık v.b.
giderler, ısıtma, aydınlatma ve su giderleri, iletişim ve haberleşme
giderleri, sigorta giderleri, kira giderleri, reklam giderleri, temsil ve
ağırlama giderleri, kırtasiye giderleri, demirbaş giderleri, mesleki
aidatlar,gayrimenkul ve gayrimenkul gibi değerlenen sabit kıymetlerin normal
bakım onarım giderleri, finansman giderleri, yurt dışı büro giderleri gibi
giderler gösterilebilir.
GVK’nun 40/1
inci maddesinin parantez içi hükmü ile, ihracat, yurt dışında inşaat, onarma,
montaj ve taşımacılık faaliyetlerinde bulunan mükellefler, bu bentte yazılı
giderlere ilaveten bu faaliyetlerden döviz olarak elde ettikleri hâsılatın
binde beşini aşmamak artıyla yurt dışındaki bu işlerle ilgili giderlerine
karşılık olmak üzere götürü olarak hesapladıkları giderleri de indirebilirler
.
Götürü gider
uygulaması, mükelleflerin yurt dışındaki işleri ile ilgili olarak yapmış
oldukları giderlerden belge ile ispat edilemeyen kısmının ticari kazançtan
indirilmesini öngörmektedir.
2.
Personelle İlgili Giderler :
GVK’nun 40/2
nci maddesine göre, hizmetli ve işçilerin iş yerinde veya iş yerinin
müştemilatında iaşe ve ibate (yemek ve barınma) giderleri, tedavi ve ilaç
giderleri, sigorta primleri ve emekli aidatı (Bu primlerin ve aidatın geri alınmamak
üzere Türkiye’de kain sigorta şirketlerine veya emekli ve yardım sandıklarına
ödenmiş olması ve adı geçen sandıkların tüzel kişiliği haiz bulunmaları şartı
ile gider olarak kabul edilebilecektir, özel sigortalar için yapılan ödemeler
bu kapsamda değildir. Özel sigorta ödemeleri ücret gideri içinde ele
alınırlar), demirbaş olarak verilen giyim eşyası( resmi ve özel daire ve
müesseselerce hizmet erbabına işin icabı olarak verilen ve bunların işten
ayrılmaları halinde geri alınan giyim eşyası ) ile ilgili olarak yapılan
giderler.
S.S.K.
primlerinin gider olarak dikkate alınabilmesi için , bu primlerin fiilen
Sosyal Sigortalar Kurumuna ödenmiş olması gerekir. Bu nedenle, sigorta
primleri dönemine ve ait olduğu yıla bakılmaksızın fiilen ödendiği tarihte
gider yazılır. Ancak Sosyal Sigortalar Kanununa göre bir aya ait sigorta
primleri ertesi ayın sonuna kadar ödenebileceğinden, Aralık ayına ait primler
Ocak ayında ödenirse Aralık ayının gideri olacaktır.
3. İşle
İlgili Zarar, Ziyan ve Tazminatlar :
GVK’nun 40/3
üncü maddesine göre , işle ilgili olmak şartıyla, yazılı bir sözleşmeye veya
ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatlar gider
olarak
yazılabilecektir.
Zarar, ziyan ve
tazminatlar, kesinleşip ödendikleri yılda gider yazılır. Belirtilen
zarar,ziyan ve tazminatların teşebbüs sahibinin kusurundan doğmamış olması
gerekmektedir.
Kıdem
tazminatları, ihbar tazminatları, iş kazaları dolayısıyla ödenen tazminatlar,
meslek hastalıkları nedeniyle ödenen tazminatlar gider yazılabilir. Elektrik,
su, telefon, doğalgaz v.b. için ödenen gecikme faizler, vade farkı
niteliğinde olup gider yazılabilir.
4.Seyahat ve
İkamet Giderleri :
İşle ilgili,
yapılan işin önemi ve genişliği ile orantılı ve seyahat maksadının
gerektirdiği süre ile sınırlı olarak yapılan seyahat ve ikamet giderleri
GVK’nun40/4 üncü maddesine göre indirim konusu yapılabilecektir. Bu
giderlerin otel faturası, bilet v.b. belgelerle kanıtlanması zorunludur.
5.Taşıt
Giderleri :
Kiralama yolu
ile edinilen veya işletmeye dahil olan ve işte kullanılan taşıtların
giderleri indirim konusu yapılabilir.
Bu maddedeki
giderler taşıtların normal bakım, onarım,tamir, boya, döşeme v.b. gibi
taşıtların iktisadi değerine etki etmeyen giderlerdir. Bunlar dışında,
taşıtın iktisadi kıymetini artırmak amacıyla yapılan giderler, VUK’nun 269
uncu ve 272 nci maddeleri gereği gider yazılmayıp taşıtın maliyet
bedeline eklenmek ve amortisman yoluyla gider yazılmak zorundadır.
6.Ayni
Vergi, Resim ve Harçlar :
İşletme ile
ilgili olmak şartıyla, bina, arazi, gider, istihlak, damga, belediye
vergileri, harçlar ve kaydiyeler gibi ayni vergi, resim ve harçlar GVK’nun
40/6 ncı maddesine göre kazanç tespitinde gider olarak indirilebilecektir.
Ancak, Motorlu Taşıtlar
Vergisi Kanununun 14 üncü maddesine göre , Kanuna bağlı I, III ve IV sayılı
tarifelerde yer alan taşıtlardan (ticari maksatla kullanılan uçak ve
helikopterler ile taşıt kiralama faaliyeti ile uğraşan işletmelerin bu amaçla
kiraya verdikleri taşıtlar hariç) alınan vergi ve cezalar ile gecikme zamları
gelir ve kurumlar vergilerinin matrahlarının tespitinde gider olarak kabul
edilmez. (I- Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları v.b., III- Yat, kotra ve
her türlü motorlu özel tekneler, IV- Uçak ve helikopterler)
7.
Amortismanlar :
GVK’nun 40/7
nci maddesine göre, VUK hükümlerine göre ayrılan amortismanlar safi kazancın
tespitinde gider olarak indirilebilecektir.
VUK 313 üncü
maddesine göre, işletmede 1 yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya
veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereği
gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edevat, mefruşat,
demirbaş ve sinema filmlerinin değerleme ölçülerine göre belirlenen değerinin
VUK hükümlerine göre yok edilmesi amortismanın konusunu oluşturmaktadır.
VUK’a göre
amortisman ayırabilme şartları şunlardır;
- Amortismana
tâbi iktisadi kıymet işletmede kullanılmalı,
- İktisadi kıymet işletmede 1 yıldan fazla kullanılmalı ve aşınma,
yıpranma veya kıymetten düşmeye maruz bulunmalıdır.
2005 yılı
için değeri 480 YTL’yi aşmayan peştemallıklar ile işletmede kullanılan alet,
edevat, mefruşat ve demirbaşlar amortismana tâbi tutulmayarak doğrudan gider
yazılabilir. İktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edenlerde bu had
topluca dikkate alınır.
31.07.2004
tarihinden sonra alınan ödeme kaydedici cihazlar için %100 oranında
amortisman ayrılabilecektir.
8. İşveren
Sendikalarına Ödenen Aidatlar :
İşverenlerce,
Sendikalar Kanunu hükümlerine göre sendikalara ödenen aidatlar GVK’nun 40/8
inci maddesine göre ticari kazancın tespitinde gider olarak hasılattan
indirilebilecektir. Ancak, ödenen aidatın 1 aylık tutarı, iş yerinde işçilere
ödenen çıplak ücretin bir günlük toplamını aşamaz. Bu tutarın aşılması
halinde aşan kısım gider unsuru olamaz. 149 Seri No.lu GVK Genel Tebliğine
göre, sendika aidatının, işverenler tarafından gider yazılabilmesi için,
aidatın ilgili bulunduğu yılda sendikaya ödenmesi gerekir.İlgili bulunduğu
yılda ödenmeyen sendika aidatları, daha sonraki yıllarda gider olarak dikkate
alınmayacaktır.
9. Bireysel
Emeklilik Sistemine Ödenen Katkı Payları :
İşverenler
tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları
da GVK’nun 40/9 uncu maddesine göre ticari kazanç tespitinde hasılattan gider
olarak indirilebilir. Bu düzenleme sadece bireysel emeklilik katkı payları
için yapılmıştır. Özel şahıs sigorta primleri ile emekli ve yardım
sandıklarına ödenen primler bu düzenleme dışında bırakılmıştır. GVK’nun 63/3
üncü maddesine göre indirim konusu yapılabilecek tutar, ödendiği ayda elde
edilen ücretin %10’unu ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını
aşamaz. Burada bahsedilen aylık ücret ve yıllık asgari ücret ibaresinde ,
brüt tutarlar ifade edilmektedir.
10. Gıda
Bankacılığı Yapan Dernek ve Vakıflara Yapılan Bağışlar :
GVK’nun 40/10
uncu.maddesine göre, fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde
bulunan dernek ve vakıflara Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde
bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin maliyet bedelleri
gider olarak hasılattan indirilebilecektir.
B.
KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE İNDİRİLECEK GİDERLER
KVK’nun 14 üncü
maddesine göre, ticari kazanç gibi hesaplanan kurum kazancının tespitinde
mükellefler aşağıdaki giderleri de ayrıca hasılattan indirebilirler.
1. Hisse ve
Tahvil Senetlerinin İhraç Giderleri :
- Senetlerin
kağıt ve tabı giderleri,
- Mahkeme,
noter ve diğer tasdik ve tescil giderleri,
- Damga resmi,
- İhraç
dolayısıyla ödenen sair harç ve resimler,
- İhraç
dolayısıyla bankalara verilen komisyonlar,
- Hisse ve
tahvil senetlerinin borsaya kaydı için yapılan giderler,
- Bunlara
benzer diğer her türlü giderlerden oluşur.
2. Kuruluş
ve Örgütlenme Giderleri :
İlk tesis ve
taazzuv giderleri VUK’nun 282 nci maddesine göre, kurumun kurulması, yeni bir
şube açılması veya işlerin devamlı olarak genişletilmesi için yapılan ve
karşılığında maddi bir kıymet iktisap edilmeyen giderler olarak
tanımlanmıştır. Bu giderlerin başlıcaları şunlardır;
- İş ve piyasa
etüdü, proje ve fizibilite raporunun hazırlanması giderleri,
- Şirket esas
sözleşmesinin hazırlanması için yapılan giderler,
- Kuruluşla
ilgili seyahat giderleri,
- Ayni sermaye
konulması halinde ekspertiz ve bilirkişi ücretleri,
- Hisse senedi
ihraç giderleri,
- Esas
sermayenin artırılması için yapılan giderler,,
- Tahvil
çıkarma giderleri,
- Genel kurul
kararları tescil ve tasdik giderleri,
- Başabaşın
altında satış halinde verilen primler,
- Yeni şube açılması
için yapılan giderler,
- Faaliyetin
genişletilmesi veya değiştirilmesi için yapılan giderler,
- İşletmenin
kuruluşundan normal faaliyete başladığı ana kadar yapılan giderler,
- İşçi ve
personelin tedarik ve eğitim giderleri,
- Tecrübe
imalatı giderleri v.b.
Bu giderler
yapıldıkları yılda bir defada gider yazılabilecekleri gibi VUK’nun 326 ncı
maddesine göre aktifleştirme suretiyle amortismana tâbi tutarak 5 yılda ve
eşit miktarlarda gider yazılabilirler. Bunların amortismana esas olacak
değerleri mukayyet değerleridir.
Kuruluş ve
örgütlenme giderlerinin amortismanına, kurumun kuruluşunun tamamlandığı veya
işletmenin fiilen faaliyete geçtiği hesap döneminden itibaren, tecrübe
imalatı olan kurumlarda bunun sona erdiği hesap döneminden itibaren başlanır.
3. Genel
Kurul Toplantıları, Birleşme, Fesih ve Tasfiye Giderleri :
Genel kurul
toplantıları için yapılan ilan ve posta giderleri, toplantı salonu kirası ve
benzeri giderler ile birleşme, fesih ve tasfiye için yapılan her türlü
giderler hasılattan indirilecek giderler arasında sayılmıştır. Ancak genel
kurul toplantılarına katılacakların toplantıya katılmak için yaptıkları
seyahat, konaklama v.b. şahsi giderleri ile (bunlar kurumlarca karşılansa
bile gider sayılmaz) genel kurul üyelerinin ağırlanması amacıyla yapılan
ziyafet, kokteyl gibi özel nitelikteki giderler de hasılattan indirilemez.
(Genel kurul üyelerinin ağırlanmaları ile ilgili giderler, belirli ölçüler
içerisinde, genel örf ve adetlere uygun temsil ve ağırlama gideri niteliğinde
olmak koşuluyla gider yazılabilir.)
4. Sigorta
Teknik Karşılıkları :
Sigorta
şirketlerine özgü bir indirim unsurudur. Bu kapsamdaki giderler muallak hasar
karşılıkları, kazanılmamış prim karşılıkları ve hayat sigortası matematik
karşılıklarından oluşur. Sigorta teknik karşılıkları, hesap döneminin son
günü itibariyle hesaplanarak kurumlar vergisi matrahından indirilir ve
izleyen hesap döneminin ilk günü gelir kaydedilirler.
Teknik
karşılıklar bilanço gününde pasif hesaplara geçirilmek suretiyle aşağıdaki
esaslara göre hasılattan indirilir.
- Muallak Hasar Karşılıkları : Tahakkuk etmiş ve hesaben tespit
edilmiş fiili tazminat bedellerinden veya bu hesap yapılmamışsa tazminatın ve
tazminatla ilgili tüm masrafların tahmini değerlerinden reasürör payı
düşüldükten sonra kalan tutardır. (KVK md 14/4-a)
- Kazanılmamış Prim Karşılıkları : Yürürlükte bulunan sigorta
sözleşmeleri için tahakkuk etmiş primlerden komisyonlar düşüldükten sonra
kalan tutarın gün esasına göre bilanço gününden sonraya sarkan kısmından, reasürör
payının düşülmesinden sonra kalan tutardır. Ancak bu tutar, nakliyat emtia
sigortalarında, yıllık primin komisyon düşüldükten sonra kalanının %25’ini
geçemez (KVK md 14/4-b). 7397 Sayılı Sigorta Murakebe Kanununa göre ayrılacak
karşılık, ulaştırma sigortalarında %25, hayat hariç diğer sigortalarda %33
olarak belirlenmiştir. Kazanılmamış prim karşılığının gün esasına göre
hesaplanması mümkün olmayan reasürans ve retrosesyon işlemlerinde 1/8 yöntemi
uygulanabilir.
- Hayat Matematik Karşılıkları : Hayat sigortalarında tahsil
edilen prim gelirlerinden ayrılan karşılıklar ile bu karşılıkların
değerlendirilmesinden elde edilen faizlerden meydana gelir. Her sözleşme
üzerinden ayrıca ölüm istatistikleri ve sigorta matematiği esaslarına göre
hesaplanır. Hayat sigorta şirketlerinde matematik karşılıklardan, temettü ve
faizleri vergiden istisna edilmiş olan menkul kıymetlere yatırılan kısma ait
faizler gider olarak yazılamaz.
Bir bilanço
döneminde ayrılan bu teknik karşılıkların ertesi bilanço döneminde aynen kâra
nakledilmesi şarttır (KVK md 14/4-d)
5. Eshamlı
Komandit Şirketlerde Komandite Ortağın Kâr Payı :
Adi veya
eshamlı komandit ortaklıklarda komandite ortakların ortaklık kârından
aldıkları paylar şahsi ticari kazanç hükmündedir. Bu nedenle eshamlı komandit
şirketlerde kurumlar vergisi matrahı, şirket kârından komandite ortaklara
düşen pay düşüldükten sonra kalan tutardır. Burada, kurum kazancından
düşülecek kâr payı kurum mali bilançosuna göre hesaplanan kâr payıdır.
6. Ar-Ge
İndirimi :
KVK’nun 14/6
ncı maddesine göre, mükelleflerin işletmeleri bünyesinde gerçekleştirdikleri
münhasıran yeni teknoloji ve bilgi arayışına yönelik araştırma ve geliştirme
harcamaları tutarının %40’ı “Ar-Ge İndirimi” olarak hesaplanıp, beyanname
üzerinde indirim konusu yapılacaktır.
Araştırma ve
geliştirme faaliyetleri ile doğrudan ilişkili olmayan giderler ve tamamen
araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde kullanılmayan amortismana tâbi
iktisadi kıymetler için hesaplanan amortisman tutarlarından verilen paylar
üzerinden Ar-Ge indirimi hesaplanmaz.
Bu indirimin
uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar 86 Seri No.lu KVK Genel Tebliği ile
belirtilmiştir. Buna göre, aşağıda belirtilen amaçlara yönelik faaliyetler
Ar-Ge faaliyetlerdir;
- Bilimsel ve teknolojik alanlardaki belirsizlikleri gidermek ve
bunları aydınlatmak amacıyla, bilim ve teknolojinin gelişmesini sağlayacak
yeni teknik bilgilerin elde edilmesi,
- Yeni üretim, yöntem, süreç ve işlemlerin araştırılması veya
geliştirilmesi,
- Yeni ürünler, madde ve malzemeler, araçlar, gereçler, işlemler ve
sistemler geliştirilmesine yönelik olarak yeni yöntemler geliştirilmesi veya
teknikler üretilmesi,
- Bir ürünün maliyetini düşürücü, kalite , standart ve performansını
yükseltici yeni tekniklerin ve teknolojilerin araştırılması,
- Yeni ve özgün tasarıma dayalı yazılım faaliyetleri,
Anılan tebliğe
göre aşağıda sayılan faaliyetler Ar-Ge faaliyetleri kapsamında
değerlendirilmez;
- Pazar araştırması ya da satış promosyonu,
- Kalite kontrol,
- Sosyal bilimlerdeki araştırmalar,
- Petrol, doğalgaz, maden ve rezervleri arama ve sondaj faaliyetleri,
- İcat edilmiş ya da mevcut geliştirilmiş süreçlerin kullanımı,
- Biçimsel değişiklikler (şekil, renk, dekorasyon v.b. estetik ve
görsel değişiklikler),
- Bilimsel ve teknolojik yenilik doğurmayan rutin faaliyetler (rutin
veri toplama ve analizler için kullanılan program, yazılım v.b. üretilen
prototiplerin rutin ayarlamaları),
- İlk kuruluş aşamasında kuruluş ve örgütlenmeyle ilgili araştırma
giderleri,
- Proje sonucunda geliştirilen ürüne ilişkin fikri mülkiyet haklarının
korunmasına yönelik çalışmalar,
- Numune verilmek amacıyla prototiplerden kopyalar çıkarılıp
dağıtılması ve reklam amaçlı tüketici testleri.
Ar-Ge faaliyeti
esas itibariyle denemelerin son bulduğu, ilk üretimin yapıldığı aşamada sona
erer. Ar-Ge projesi neticesinde elde edilen ürünün pazarlanabilir aşamaya
geldiği andan itibaren Ar-Ge projesi bitmiş sayılır. Bu tarihten sonra
yapılan harcamalar Ar-Ge harcaması kapsamında değerlendirilmez. Mükelleflerin
Ar- Ge projesi kapsamındaki harcamalarını işletmenin diğer faaliyetlerine
ilişkin harcamalarından ayırarak, Ar-Ge indiriminin doğru hesaplanmasına
imkan verecek şekilde muhasebeleştirmeleri gerekir.
Yatırım
indirimi ile Ar-Ge indiriminden birlikte yararlanılması halinde önce Ar-Ge
indirimi sonra yatırım indirimi uygulanacaktır.
Teknoloji
geliştirme bölgelerindeki Ar-Ge faaliyetlerinden bir kazanç doğması ve bu
kazançla ilgili olarak bu bölgelerdeki Yazılım ve Ar-Ge’ye dayalı üretim faaliyetleri
sonucu elde edilen kazanç istisnasından yararlanılması durumunda, istisna
uygulanacak kazancın elde edilmesine yönelik harcamalar Ar-Ge indirimi
kapsamında sayılmayacaktır.
Ar-Ge indirimi
nedeniyle kurumlar vergisi matrahına dahil edilmeyen kazancın dağıtılması
durumunda, dağıtılan kazançlar üzerinden %10 tevkifat yapılacaktır.
7. Faizsiz
Olarak Kredi Verenler ile Özel Finans Kurumlarınca Ödenen Kâr Payları :
Özel finans
kurumları verdikleri krediler için faiz tahakkuk ettirmeyerek, açılan kredi
karşılığı belli bir oranda kâr payı alırlar. Bunlara ödenen kâr payları faiz
gideri niteliğinde olduğundan KVK’nun 14 üncü maddesine göre kurum
kazancından indirilebilir. Kâr-zarar ortaklığı belgelerine ödenecek kâr
payları da aynı şekilde giderleştirilebilir.
8. İzmir
Universiade Oyunlarına Yapılan Bağışlar :
KVK’nun Geçici
34 üncü maddesine göre, İzmir Universiade Oyunları Hazırlık ve Düzenleme
Kuruluna yapılan her türlü nakdi ve ayni bağış ve yardımlar ile sponsorluk harcamalarının
tamamı kurum kazancının tespitinde hasılattan gider olarak indirilir.
C.
ZARAR MAHSUBU VE DİĞER İNDİRİMLER
Kurumlar
vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek üzere, matrahın tespitinde
kurum kazancından aşağıdaki indirimler yapılabilir;
1. Zarar
Mahsubu :
KVK’nun
Mük.14/1 inci maddesine göre zarar mahsubu; geçmiş yıl zararları, devralınan
kurum zararları ve yurt dışı faaliyetlerden oluşan zararlar için
düzenlenmiştir.
·
Geçmiş Yıl Zararları: Her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek ve 5
yıldan fazla nakledilmemek koşuluyla geçmiş yılların mali bilançolarına göre
meydana gelen zararlar kurum kazancından indirilir. Geçmiş yıl zararı,
indirim imkanının doğduğu ilk hesap döneminde kurum kazancından düşülmelidir.
Düşülmezse izleyen dönemlerde indirim hakkı ortadan kalkacaktır.Herhangi bir
yılın zararı en fazla izleyen 5 yılın kazancından indirim konusu
yapılabilecektir. Yani, 2005 hesap döneminde 2000-2004 yıllarına ait zararlar
indirilebilecektir.
·
·
Devralınan/Bölünen Kurum Zararları : Buradaki zarar mahsubu için aşağıdaki
şartların sağlanmış olması gerekmektedir;
- Devrolan ve devralan kurumlar aynı sektörde faaliyet göstermeli,
- Devrolan kurumların son 5 yıla ait kurumlar vergisi
beyannameleri kanuni süresinde verilmiş olmalı,
- Mahsup edilecek zarar tutarı, devir tarihi itibariyle veya bölünme
işlemi sonucu devralınan kurumun aktif toplamını geçmemelidir.
·
Yurt dışı Zararları : Tam mükellefiyette yurt dışı faaliyetlerden doğan
zararlar, faaliyette bulunulan ülkenin vergi kanunlarına göre beyan edilen
vergi matrahlarının (zarar dahil) her yıl o ülke mevzuatına göre denetim
yetkisi verilen kuruluşlarca rapora bağlanması ve bu raporun aslı ve tercüme
edilmiş bir örneğinin Türkiye’deki ilgili vergi dairesine ibrazı halinde
indirim konusu yapılır (KVK mük. md 14/1)
·
Yurt dışı zararlarını, Türkiye’de beyan ettikleri kazançlardan
indirmek isteyen kurumlar, yurt dışı faaliyet sonuçlarını her yıl bu şekilde
ispat etmek zorundadırlar.
Türkiye’de indirim konusu yapılan yurt dışı zararın, ilgili ülkede de
mahsup veya gider konusu yapılmış olması durumunda , Türkiye’de beyan
edilecek yurt dışı kazanç mahsup veya gider yapılmadan önceki tutardır.
Ayrıca Türkiye’de kurumlar vergisinden istisna kazançlarla ilgili yurt dışı
zararlar indirim konusu yapılamaz.
Yurt dışı faaliyet sonuçlarının genel sonuç hesaplarına geçirilme zamanı ve
değerlendirilmesi 34 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde açıklanmaktadır,
Buna göre;
Faaliyette bulunulan yabancı ülkenin mevzuatına
göre, hesap döneminin kapandığı tarih itibariyle ilgili ülke mevzuatına göre
tespit edilen faaliyet sonucu, Türkiye’de de aynı tarih itibariyle genel
netice hesaplarına kaydedilecektir. Bu kayıt keyfiyeti mükellefin iradesi
dışındaki sebeplerden dolayı zamanında yerine getirilmemişse, bu kurumun
faaliyet sonucu ile ilgili kazancı, tasarruf edebildiği yılda genel netice
hesaplarına intikal ettirecektir. Tasarruf kriteri, faaliyette bulunulan
yabancı ülkede, faaliyet sonuçlarının o ülke mevzuatına göre hesaplanıp genel
netice hesaplarına intikal ettirilmesi zorunluluğu ve imkanı
çerçevesinde değerlendirilecektir. Bu hususun Türkiye’de genel netice
hesaplarına intikal ettirilmesinde, kazancın Kambiyo Mevzuatına göre fiilen
Türkiye’ye getirilmesinin herhangi bir etkisi olmayacaktır. Faaliyette
bulunulan yabancı ülkede kazanca tasarruf edilebilmesi yeterlidir.
2. Bağış ve Yardımlar :
Kurum kazancından indirilecek bağış ve yardımlar KVK Mük.14/1 b,c,d
maddelerinde sayılmıştır. Bunlar kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde
indirim konusu yapılacaklarından defterlere gider olarak kaydedilmelerine
gerek yoktur. Bu maddeye göre indirilebilecek bağış ve yardımlar;
- Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel
idarelerine, belediyelere ve köylere, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti
tanınan vakıflara, kamu menfaatlerine yararlı sayılan derneklere ve bilimsel
araştırma geliştirme faaliyetlerinde bulunan kurum ve kuruluşlara makbuz
karşılığında yapılan bağış ve yardımların toplamının o yıla ait kurum
kazancının ( zarar mahsubu düşüldükten ve iştirak kazançları hariç indirim ve
istisnalar düşülmeden önceki tutardır-67 Seri no.lu KVK G.T.) %5’ine kadar
olan kısmı.
- Yukarıda bahsedilen kamu kurum ve kuruluşlarına
bağışlanan okul, sağlık tesisi,yüz yatak ( kalkınmada öncelikli yörelerde 50
yatak) kapasitesinden az olmamak üzere öğrenci yurdu ile çocuk yuvası,
yetiştirme yurdu, huzurevi ve bakım ve rehabilitasyon merkezi inşası
dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için bu kuruluşlara
yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin faaliyetlerini
devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdi ve ayni bağış yardımların
tamamı.
- Genel ve özel bütçeli kamu idareleri ile il özel
idareleri ve belediyeler, köyler ve kamu yararına çalışan dernekler ,
Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflar ve bilimsel araştırma
faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan ya da Kültür ve
Turizm Bakanlığınca desteklenen veya desteklenmesi uygun görülen;
i.
Kültür ve sanat faaliyetlerine ilişkin ticari olmayan ulusal veya
uluslararası organizasyonların gerçekleştirilmesine,
ii.
Ülkemizin uygarlık birikiminin kültürü,sanatı, tarihi, edebiyatı,mimarisi ve
somut olamayan kültürel mirası ile ilgili veya ülke tanıtımına yönelik kitap,
katalog, broşür, film,kaset CD ve DVD gibi manyetik, elektronik ve bilişim
teknolojisi yoluyla üretilenler de dahil olmak üzere görsel, işitsel veya
basılı materyallerin hazırlanması, bunlarla ilgili derleme ve araştırmaların
yayınlanması, yurt içinde ve yurt dışında dağıtımı ve tanıtımının
sağlanmasına,
iii.
Yazma ve nadir eserlerin korunması ve elektronik ortama aktarılması ile bu
eserlerin Kültür ve Turizm Bakanlığı koleksiyonuna kazandırılmasına,
iv.
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki taşınmaz
kültür varlıklarının bakımı, onarımı, yaşatılması, rölöve, restorasyon,
restitüsyon, projeleri yapılması ve nakil işlerine,
v.
Kurtarma kazıları, bilimsel kazı çalışmaları ve yüzey araştırmalarına,
vi.
Yurt dışındaki taşınmaz Türk kültür varlıklarının yerinde korunması veya
ülkemize ait kültür varlıklarının Türkiye’ye getirilmesi çalışmalarına ,
vii. Kültür
envanterinin oluşturulması çalışmalarına,
viii. 2863 sayılı Kanun
kapsamındaki taşınır kültür varlıkları ile güzel sanatlar, çağdaş ve
geleneksel el sanatları alanlarındaki ürün ve eserlerin Kültür ve Turizm
Bakanlığı koleksiyonuna kazandırılması ve güvenliklerinin sağlanmasına,
ix.
Somut olmayan kültürel miras, güzel sanatlar, sinema, çağdaş ve geleneksel el
sanatları alanlarındaki üretim ve etkinlikler ile bu alanlarda araştırma ,
eğitim veya uygulama merkezleri, atölye, stüdyo ve film platosu kurulması,
bakım ve onarımı, her türlü araç ve teçhizatının tedariki ile film yapımına,
x.
Kütüphane, müze, sanat galerisi ve kültür merkezi ile sinema, tiyatro, opera,
bale ve konser gibi kültürel ve sanatsal etkinliklerin sergilendiği
tesislerin yapımı, onarımı ve modernizasyon çalışmalarına,
ilişkin harcamalar ile bağış ve yardımların %100’ü.
- Bazı özel kanunlarda yer alan bağış ve yardımlar
%5’lik sınırlamaya tâbi olmaksızın, dönem kazancının bulunması durumunda,
beyanname üzerinde indirim konusu yapılırlar ;
i.
4958 sayılı Kanuna göre SSK Hastanelerine yapılan nakdi-ayni bağışlar,
ii.
4306 sayılı Kanuna göre sekiz yıllık kesintisiz eğitim için yapılan nakdi
bağışlar,
iii.
3454 sayılı Kanuna göre Adalet Teşkilatını Güçlendirme Fonuna yapılan
nakdi-ayni bağışlar,
iv.
4691 sayılı Kanuna göre Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde Ar-Ge faaliyetinde
bulunan kişi, kurum ve kuruluşlara yapılan nakdi-ayni bağışlar,
(Buraya kadar sayılanlara yapılan bağışlarda
%5’lik sınır bulunmaktadır.)
i.
222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanununa göre yapılan nakdi bağışlar
ii.
278 sayılı Kanuna göre TÜBİTAK’a yapılan nakdi bağışlar,
iii.
2547 sayılı Kanuna göre YÖK’e yapılan nakdi bağışlar,
iv.
2828 sayılı Kanuna göre Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna yapılan
nakdi bağışlar,
v.
2955 sayılı Kanuna göre GATA’ya yapılan nakdi bağışlar
vi.
2876 sayılı Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununa göre yapılan
nakdi- ayni bağışlar,
vii. 3294
sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu ile oluşturulan fona
yapılan nakdi-ayni bağışlar,
viii. 3388 sayılı Kanuna
göre Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfına yapılan nakdi-ayni
bağışlar,
ix.
4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanununa göre
yapılan nakdi-ayni bağışlar,
x.
5434 sayılı Kanuna göre Emekli Sandığına yapılan nakdi-ayni bağışlar,
xi.
7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerde
Yapılacak Yardımlara Dair Kanuna göre hayır kurumları, mahalli idareler , mal
sandıkları ve diğer kuruluşlara yapılacak nakdi yardımlarla, milli veya
mahalli yardım komitelerine (kriz masalarına) yapılan nakdi- ayni yardımlar.
Bağış ve yardımın matrahtan indirilmesi için
gerekli şartlar şunlardır;
Bağış ve yardım ,
- Kanunda gösterilen kurum ve kuruluşlara
yapılmalıdır,
- Makbuz karşılığı yapılmış olmalıdır,
- Karşılıksız olmalıdır,
- Nakdi veya ayni olabilir. KVK’nun mük. 14/2 nci
maddesine göre, bağış ve yardımın nakden yapılmaması halinde bağışlanan veya
yardımın konusunu teşkil eden mal veya hakkın maliyet bedeli veya mukayyet
değeri, bu değer mevcut değilse VUK hükümlerine göre takdir komisyonlarınca
tespit edilecek değeri esas alınacaktır,
- Bağış ve yardım sadece ilgili oldukları dönem
kazancından indirilebilir. İndirilemeyen kısım ertesi yıla devredilemez.
3. Sponsorluk Harcamaları :
KVK’nun mük.14/1-e maddesine göre; 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel
Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 3813 sayılı Türkiye
Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamında yapılan
sponsorluk harcamalarının;
- Amatör spor dalları
için tamamı,
- Profesyonel spor
dalları için %50’si,
kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek üzere kurum
kazancından indirilir. Sponsorluk harcamalarında da kurum kazancının yeterli
olmaması durumunda indirilemeyen kısım gelecek yıllara devredilemez. İlgili
olduğu dönemde kazanç olduğu sürece indirim konusu yapılabilir.
4. Temettü İkramiyesi :
Uygulamada kurumlar, ana sözleşme veya kuruluş kanunlarındaki
hükümlere dayanarak hesap dönemi sonunda tahakkuk eden safi kârdan memur ve
çalışanlara “temettü ikramiyesi” dağıtmaktadır. GVK’nun 61/2 nci maddesine
göre bu ödemeler ücret kapsamına dahildir ve kurum kazancından ücret gideri
olarak indirilebilir. Ancak, ikramiye tutarı hesap dönemi kapandıktan sonra
belirlendiğinden, kazançtan indirme işlemi ancak beyanname üzerinde “diğer
indirimler” sütununda gösterilerek indirim konusu yapılabilecektir.
VII. KURUM KAZANCININ TESPİTİNDE İNDİRİLEMEYECEK
GİDERLER
A. GELİR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE İNDİRİLEMEYECEK
GİDERLER
GVK’na göre gider kabul edilmeyen ödemeler 41 inci maddede
sayılmıştır. Bunlar ticari kazancın tespitinde gider olarak kabul
edilmediklerinden hasılattan indirilmeleri mümkün değildir.
KVK’nda da bu giderler için GVK’na paralel düzenlemeler yapılmıştır.
GVK’nun 41 inci maddesinde sayılan giderlerin büyük bir kısmı teşebbüs
sahibinin ticari varlığı ile özel varlığı arasındaki ayrımla ilgilidir. Bir
kısmı da gider kısıtlaması niteliğinde olup KVK’nda da bahsedilmiştir. Bu
nedenle burada sayılan giderlerin kurumlar vergisi mükellefleri için
işlerliği, paylı komandit şirketlerde komandite ortakların kendileri ve aile
fertlerine yapılacak ödemelerin gider olarak kabul edilmemesi ile sınırlıdır.
B. KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNA GÖRE İNDİRİLEMEYECEK
GİDERLER
Kurum kazancının tespitinde indirilemeyecek
giderler KVK’nun 15 inci maddesinde sayılmıştır.
1. Öz Sermaye Üzerinden Ödenen veya Hesaplanan
Faizler :
Bu düzenleme kurum ortak veya sahipleri tarafından
konulan sermayenin kâr payı dışında nemalandırılamayacağını ifade eder. Ne
şekilde yapılırsa yapılsın, sermaye üzerinden faiz hesaplanması ve ödenmesi
bir tür kâr dağıtımı sayılır (yapılan faiz ödemesinin kurum kazancından
indirilmesi halinde). Bu nedenle, kurumların ödenmiş sermayeleri için faiz
hesaplamaları veya gider kaydetmeleri mümkün değildir.
2. Örtülü Sermaye Üzerinden Ödenen veya Hesaplanan
Faizler :
KVK’nun16 ncı maddesine göre; kurumların aralarında vasıtalı,
vasıtasız bir şirket münasebeti veya devamlı ve sıkı bir iktisadi münasebet
bulunan gerçek ve tüzel kişilerden yaptıkları istikrazlar, teşebbüste devamlı
olarak kullanılır ve bu istikrazlarla kurumun öz sermayesi arasındaki nispet,
emsali kurumlarınkine nazaran bariz bir fazlalık gösterirse mezkur
istikrazlar (bahsedilen borçlar) örtülü sermaye sayılır. Bunlar için ödenen
veya hesaplanan faizler de kurum kazancından indirilemez.
3.Sermaye Şirketlerince Dağıtılan Örtülü Kazançlar
:
KVK’nun 17 nci maddesinde örtülü kazanç dağıtımı
sayılan haller belirtilmiş ve bunların indirimi kabul edilmemiştir.
Aşağıdaki hallerde kazanç tamamen veya kısmen örtülü dağıtılmış sayılır.
Şirketin kendi ortakları veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek ve tüzel
kişilerle arasındaki ilişkilerinde ,
-
Emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek veya düşük fiyat veya bedeller
üzerinden veya bedelsiz olarak alım, satım, imalat, inşaat işlerinde ve
hizmet ilişkilerinde bulunursa,
-
Emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek veya düşük bedel üzerinden
kiralama veya kiraya verme işlemlerinde bulunursa,
-
Yüksek veya düşük faiz ve komisyonlarla ödünç para alır veya verirse,
-
İşletmede çalışan memur ve yönetici durumundaki yakınlarına yüksek aylık,
ikramiye, ücret v.b. ödemelerde bulunursa,
Kazanç tamamen veya kısmen örtülü olarak dağıtılmış
sayılır ve bunların kurum kazancından indirilmesi mümkün değildir.
4. İhtiyat Akçeleri :
Kurumlar vergisi
mükelleflerinin Türk Ticaret Kanunu, kurumların kendi özel kanunları veya
esas sözleşmelerine göre zorunlu ya da ihtiyari olarak kârdan ayırdıkları
tutarlardır. KVK’nun 15/4 üncü maddesine göre, her ne şekilde ve isimle
olursa olsun ayrılan ihtiyat akçeleri (Türk Ticaret Kanununa, kurumların özel
kanunlarına veya esas sözleşme ve yönetmeliklerine göre safi kazançlardan
ayırdıkları bilumum ihtiyatlar ile Bankalar Kanununa müsteniden bankaların
ayırdıkları karşılıklar dahil) gider kabul edilmemektedir.
5. Dar Mükellef
Kurumlara Özgü İndirilemeyecek Giderler :
KVK’nun 15/5 inci
maddesine göre dar mükellefiyete tâbi kurumların indirilemeyecek giderleri şu
şekilde belirtilmiştir ;
-
Bu kurumlar hesabına yaptıkları alım satımlar için ana merkeze veya Türkiye
dışındaki şubelere verilen faizler, komisyonlar ve benzerleri,
-
Ana merkezin veya Türkiye dışındaki şubelerin giderlerine veya zararlarına
iştirak etmek üzere ayrılan hisseler (Türkiye’deki kurumun teftiş ve
murakabesi için yabancı ülkelerden gönderilen yetkili kimselerin seyahat
giderleri hariç).
6. Kurumlar
Vergisi ile Her Türlü Para Cezaları :
KVK’nun 15/6 ncı
maddesine göre ;
-
Kurumlar Vergisi Kanunu’na göre hesaplanan kurumlar vergisi,
-
Her türlü para ve vergi cezaları,
-
AATUHK hükümlerine göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizleri,
gider olarak kabul
edilmediklerinden matrahtan indirilemezler.
7. Menkul
Kıymet Pazarlama Komisyonları :
KVK’nun 15/9 uncu maddesine göre, kanunlarla veya kanunların verdiği yetkiye
dayanılarak tespit edilen hadler sınırlı kalmak üzere, menkul kıymetlerin
itibari değerlerinin altında satışından doğan zarar ile ödenen komisyonlar ve
benzeri her türlü giderler kurum kazancının tespitinde hasılattan indirilemez
(Anonim Şirketlerce çıkarılan tahvillerin pazarlamasında aracı kurumlara
yapılan ödemeler dahil).
Bu düzenleme kurumların ihraç ettikleri menkul kıymetler için
geçerlidir.Satın aldıkları menkul kıymetler için geçerli değildir.
8. Gecikme
Faizleri :
VUK’nun 112 nci maddesine göre ödenen gecikme faizleri de gider olarak kabul
edilmemektedir.
9. Alkollü İçki
ve Tütün Reklam Giderleri :
Her türlü alkol ve
alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklam
giderlerinin %50’si KVK’nun 15/11 inci maddesine göre indirilemeyecek
giderler arasında sayılmıştır. Ancak, 90/1081 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
ile bu oran %0 (yüzde sıfır) olarak tespit edilerek bahsedilen giderlerin tamamının
kurum kazancından indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
10. Deniz ve
Hava Taşıtlarının Giderleri ve Amortismanları :
KVK’nun 15/12 nci
maddesine göre; kiralama yoluyla edinilen veya işletmede kayıtlı olan yat,
kotra, tekne, sürat teknesi gibi motorlu deniz , uçak ve helikopter gibi hava
taşıtlarından işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olmayanların
giderleri ile amortismanları kurum kazancının tespitinde hasılattan
indirilemeyecektir.
11. Basın
Yoluyla İşlenen Fiillerden Dolayı Ödenen Tazminatlar :
KVK’nun 15/4 üncü
maddesine göre, basın yoluyla işlenen fiillerden veya radyo televizyon
yayınlarından doğacak maddi ve manevi zararlardan dolayı ödenen tazminat
giderleri de indirilemeyecek giderlerdendir.
C.
İNDİRİMİ KABUL EDİLMEYEN DİĞER GİDERLER
1.
Yönetim Kurulu başkan ve üyelerine ödenen kâr payları GVK’nun 75/3 üncü
maddesine göre menkul sermaye iradı sayıldığından gider olarak indirilemez.
2.
Ticari işletmelerde çalınma, kaybolma, dolandırıcılık v.b. nedenlerle doğan
zararlar gider olarak indirilemez.
3.
Kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmayan giderler
indirim konusu yapılamaz.
4.
Belgelendirilmeyen veya bir başka kişi veya kurum adına düzenlenmiş belgelere
dayanan harcamalar gider olarak indirilemez.
5.
Ödenmeyen sigorta primleri indirim konusu yapılamaz.
6.
Kanunla belirtilen (KVK mük md 14) kurum ve kuruluşlar dışında olan kurum ve
kuruluşlara veya siyasi partilere yapılan bağışlar indirim konusu yapılamaz.
7.
Dönemsellik ilkesinin bir sonucu olarak cari yıl dışındaki dönemlere ait
giderler indirilemez.
8.
Mükerrer kaydedilen giderler indirim konusu yapılamaz.
9.
İstisna kazançlara ait giderler indirim konusu yapılamaz.
10. VUK hükümlerine
uygun olamayan kıdem tazminatı karşılığı, menkul kıymetler değer düşüklüğü
karşılığı gibi karşılıklar indirim konusu yapılamaz.
11. Kanunen kabul
edilmeyen giderler için yüklenilen KDV indirilemez.
12. Vadeli çekler
için hesaplanan reeskontlar ile mevcut borç senetlerini reeskonta tâbi
tutmayıp, alacak senetlerini reeskonta tâbi tutan kurumların hesapladıkları
reeskontlar indirim konusu yapılamaz.
VUK’nun mük 298/A-5 inci maddesine
göre, matrahın tespitinde kanunen kabul edilmeyen giderler, istisnalar ve
geçmiş yıl mali zararları enflasyon düzeltmesine tâbi tutulmuş tutarları ile
dikkate alınır.
|